| ...bir çeşit maceraya. Seni çok özel bir yere götüreceğim. | Open Subtitles | مغامرة ، سأقوم بأخذك لمكان مميز. |
| Bana dayanacaksın tamam mı? Seni götüreceğim. | Open Subtitles | عليك الاتكاء علي لأنني سأقوم بأخذك |
| Yaşam Kadehi'ni alarak, bilmediğin bir riskle karşı karşıya kaldın. | Open Subtitles | بأخذك لكأس الحياة,أنت تخاطر بأكثر مما تدركه |
| Bunu alarak, dileklerimi yerine getireceğine dair söz vermiş olacaksın. | Open Subtitles | بأخذك هذا, ستعدينني أنّكِ ستهتمين بالأمر. ذلك بأنّ تمنياتي قد حُقّقت. |
| Sizi beş sentlik tura çıkarmama izin vererek telafi etmenizi sağlayacağım. | Open Subtitles | سأجعلك تعوضينني.. بالسماح لي بأخذك بجولة في المكان. |
| Mafya çağırırım, buraya gelirler ve sizi bir çölün ortasına götürüp gömerler. | Open Subtitles | سأتصل بالمافيا وستأتي لهنا وستقوم بأخذك إلى الصحراء حيث ستدفنك هناك |
| İyi gemi sizi evinize götürecek tamam mı? | Open Subtitles | السفينة الجيدة ستقوم بأخذك الى المنزل، نعم؟ |
| - Seni kendinden alıp götürme tehlikesi yaratan herkesten ayırmayı. | Open Subtitles | - التفريق بينك - وبين أي شخص يهدد بأخذك منها |
| Seni evime götürmek isterdim ama şu anda maalesef evim yok. | Open Subtitles | قد أفكر بأخذك للمنزل لكني لا أمتلك واحداً في هذه اللحظة |
| Seni eve götüreceğim. | Open Subtitles | و سوف أقوم بأخذك معنا الى المنزل |
| # Seni tehlikeli bölge'nin tam içine götüreceğim # | Open Subtitles | ♪ ... سأقوم بأخذك مباشرة الى منطقة الخطر ♪ |
| - Seni karakola götüreceğim. | Open Subtitles | سوف أقوم بأخذك معي إلى مركز الشرطة |
| Ama seni onlara götüreceğim. | Open Subtitles | ولكنني انا سأقوم بأخذك إليهم |
| - Seni götüreceğim tamam mı? | Open Subtitles | سأقوم بأخذك حسناً |
| Sorgusuz sualsiz emir alarak bu kasabayı sen yok ettin. | Open Subtitles | بأخذك الأوامر دون مناقشة دمرتِ هذه المدينة |
| Sorgusuz sualsiz emir alarak bu kasabayı sen yok ettin. | Open Subtitles | بأخذك الأوامر دون مناقشة دمرتِ هذه المدينة |
| Eğer geri döndüğünde seni düzgün bir şekilde dışarı çıkarmama izin verirsen bu takip işini unutmaya tamamen razıyım. | Open Subtitles | أنا مستعد لنسيان حادثة التعقب هذه إذا سمحت لي بأخذك في موعد مناسب عندما تعودين |
| O halde, bu hafta birgün sizi Lansdown Tepesine çıkarmama izin verir misiniz? | Open Subtitles | إذاً, هل تأذنين لي بأخذك بالعربة إلى (لانسدون هيل) هذا الأسبوع؟ |
| Seni bir kulübeye götürüp bağlayacağım. | Open Subtitles | سأقوم بأخذك للحظيرة ومن ثم سأقوم بتقييدك |
| Bu adamlar seni bir hastaneye götürecek. | Open Subtitles | هؤلاء الرجال سيقومون بأخذك الى المستشفى |