| Hoşgeldin kızkardeşimin oğlu. Sabba şehri kuşatması sırasında zehirli sürüngenleri öldürmek için | Open Subtitles | مرحبا بإبن شقيقتي لقد سمعنا كيف أخذت الطائر أبو منجل من النيل |
| Çete avukatının oğlu olarak mimlenmiş bir hayat kolay olmasa gerek. | Open Subtitles | ليس من السهل عيش حياة يتم وصفكَ فيها بإبن محامي العصابة |
| Hoş geldin, kız kardeşimin oğlu. | Open Subtitles | مرحبا بإبن شقيقتي لقد سمعنا كيف أخذت الطائر أبو منجل من النيل |
| Bu orospu çocuğunu bir sonraki işinde yakalayacağız. | Open Subtitles | سنمسك بإبن العاهــــ.. ، حينما يظهر ثانيةً |
| Şimdi geriye bir tek hepimizi kendiyle alaşağı etmeden önce o orospu çocuğunu yakalamak kaldı. | Open Subtitles | الآن علينا الإمساك بهذا بإبن العاهرة الصغير هذا قبل أن يقوم بتدميرنا جميعاً |
| Belki bir gün oğlun olur ve anlarsın. | Open Subtitles | لربما ستحظى يومًا ما بإبن وستفهم ما أشعر به |
| Yani anlaşılan, amaç okul müdiresinin oğlunu tavlamak. | Open Subtitles | لذا من الواضح ان الهدف هو الايقاع بإبن مديرة المدرسة |
| Babamın çok adamı var ama bir tane büyük oğlu var. | Open Subtitles | أبي لديه الكثير من الأشياء المفضلة لكنه يحظى بإبن بكر واحد فقط |
| Bence yaparsan buna pişman olacaksın. Ya da söylediğime pişman olacağım. Niye öyle bir adam beni oğlu olarak istesin ki? | Open Subtitles | أو أندم على سؤالي له لماذا رجل مثله يريد أن يحضى بإبن مثلي؟ |
| Ve özellikle Marius'un oğlu, Alecto'yu alıp döneceksiniz. | Open Subtitles | وتعود بشكل خاص بإبن ماريوس,اّليكتو |
| Ona tapan büyük ve tehlikeli bir tarikatın lideri oldu Davut oğlu diyorlar. | Open Subtitles | ...لقد أصبح قائداُ لطائفة كبيرة وخطيرة ينادونه بإبن داود... |
| ve özellikle Marius'un oğlu Alecto'yu getireceksiniz. | Open Subtitles | وتعود بشكل خاص بإبن ماريوس,اّليكتو |
| Sen Jonty Leighton-Masters'ı oğlu musun_ | Open Subtitles | أنت لست بإبن "جونتي ليتون-ماسترس", أليس كذلك؟ |
| Sam'in oğlu davasını duydunuz mu? | Open Subtitles | هل سمعت أبداً بإبن سام؟ |
| Gidip orospu çocuğunu yakalayalım. | Open Subtitles | هيا بنا نذهب لنأتى بإبن اللعينه هذا |
| Evet, komşusunun çocuğunu Christ Spitalfield Kilisesi'nin üzerinden aşağı attı. | Open Subtitles | لقد ألقى بإبن جاره... عن سطح كنيسة القديس سبيتالفيلد |
| Suelem 19 yaşına girdi ve üçüncü çocuğunu doğurdu. Erkek çocuğu oldu. | Open Subtitles | (سيلين ) عمرها 19 ، و قد رُزقت بإبن ثالث |
| Nur topu gibi bir oğlun oldu! | Open Subtitles | لقد رزقت بإبن جديد قوى |
| Nur topu gibi bir oğlun oldu! | Open Subtitles | لقد رزقت بإبن جديد قوى |
| Bir oğlun oldu. | Open Subtitles | لقد رزقتِ بإبن |
| Kralın oğlunu Fransa'dan getirmek hakkında konuşmuşlar. | Open Subtitles | يتحدثون عن الإتيان بإبن الملك من فرنسا |
| Pekala, yani diyorsunuz ki, annesi kendi öz oğlunu öldürdü ve onu Carlie'ninkinin yerine koydu. | Open Subtitles | إذن كل ماقولتيه هو أن الأم قتلت إبنها (وإستبدلته بإبن (كارلى |