| Eğer dış hatları çizerseniz, yardım edebilirim. | Open Subtitles | أنتم رجال تلونون خارج الخطوط، بإمكاني المساعدة |
| Elimden gelen bir şey olursa, yardım edebilirim. | Open Subtitles | .. حسنٌ، أن كان هناك شىء بإمكاني المساعدة |
| Bir helikopter bulursan sana bu konuda yardımcı olabilirim. | Open Subtitles | لو أن عندك مروحية، فأعتقد أن بإمكاني المساعدة في ذلك. |
| Bu adamlarla konuşmanız gerekiyor, sanırım bunun için size yardımcı olabilirim. | Open Subtitles | ,أنتما بحاجة للتحدث مع هؤلاء وأظنه بإمكاني المساعدة في هذا الأمر كودي.. |
| Sadece Yardım edebileceğimi düşünmüştüm. Rahatladım. | Open Subtitles | ظننت ان بإمكاني المساعدة أرتحت أنني لست مضطراً لذلك |
| Aynı kişiyim. Sadece Yardım edebileceğimi biliyordum ve yardım ettim, hepsi bu. | Open Subtitles | علمتُ أنّ بإمكاني المساعدة فساعدت, هذا كل ما في الموضوع |
| Gerçekten zor durumdaysanız, ve eğer Yardım edebilirsem... | Open Subtitles | لمأمنعنفسيمنسماع الحديث، لو كنت في مأزق بإمكاني المساعدة |
| Onlar kötü olanlar, ama ben yardım edebilirim. | Open Subtitles | إنّهما الأشنع قطّ، لكن بإمكاني المساعدة. |
| ama yine de yardım edebilirim bu taraftan. | Open Subtitles | أعلم أنني لن أذهب معك عندما تغادرين لكن لازال بإمكاني المساعدة من هذا الجانب |
| Bunun için özür dilerim, ama bence artık yardım edebilirim. | Open Subtitles | وأنا آسفة ولكنّي أظنّ بإمكاني المساعدة الآن |
| Ve ben sorgulayıcı yaradılışa sahibim. Belki davayı çözmeye yardım edebilirim. | Open Subtitles | ولدي مزاج فضولي، ربما بإمكاني المساعدة |
| - Hiçbir fikrin yok. - Belki yardım edebilirim. | Open Subtitles | ليس لديك أدنى فكرة - لذلك أعتقد أن بإمكاني المساعدة - |
| Ara beni. yardım edebilirim. | Open Subtitles | ،اتصلي بي أعتقد بإمكاني المساعدة |
| Belki gelmişken yardımcı olabilirim. | Open Subtitles | حسنا، ربما يكون بإمكاني المساعدة حيث أنني هنا. |
| Bir sıkıntı varmış diye duydum. yardımcı olabilirim gibi gözüküyor. | Open Subtitles | سمعت أنك تواجه مشكلة ومن الواضح أنه بإمكاني المساعدة |
| Ben yardımcı olabilirim. | Open Subtitles | أظن أن بإمكاني المساعدة في هذا |
| Yardım edebileceğimi düşündüm. | Open Subtitles | كنت أتمنى أن يكون بإمكاني المساعدة |
| Seni yakalamakta Yardım edebileceğimi düşünmüş. | Open Subtitles | ظنَّ أن بإمكاني المساعدة للإمساك بكِ |
| Yardım edebileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أنّه بإمكاني المساعدة |
| Yardım edebilirsem çok sürmeyecek. | Open Subtitles | ليس مطولا إن كان بإمكاني المساعدة |
| Yardım edebilir miyim diye gelip baktım. O zaman kanlar içindeki nabzı durmuş bu adamı buldum. | Open Subtitles | لذا ، دخلتُ لأرى إذا كان بإمكاني المساعدة وذلك عندما إكتشفتُ ذلك الرجل |
| Ben... Ben Yardım edebilirdim. bir şeyler yapabilirdim. | Open Subtitles | كان بإمكاني المساعدة كان بإمكاني فعل شيء ما |