| Siz de tıp fakültesindeyken cehennem haftası diye bir şey var mıydı? | Open Subtitles | هاي، هل حظيت باسبوع جحيم في مدرستك الثانوية من قبل؟ |
| Burada Moda haftası'ndayız. | Open Subtitles | ها هنا باسبوع الموضة |
| Bir haftası vardı. | Open Subtitles | لقد عاقبوه باسبوع فقط |
| Ve proje bittikten sonraki haftada biraz aşırıya kaçtım. | TED | و من ثم فقدت جماحي بعد ان انتهى المشروع باسبوع |
| Ama şimdi hiç uğraşmadan benim tüm hayatımda başardığımdan daha fazlasını bir haftada başardın. | Open Subtitles | لكن الآن ، بدون محاولة منك ، حققت باسبوع واحد أكثر مما حققته انا طوال حياتي |
| Akabinde, bir hafta sonra, Qatari şirketi aynı şekilde. | TED | وكان هناك هجوم لاحق بعدها باسبوع ضد شركه قطريه |
| Hayır, burada mesele it haftası ve ben de seviyorum bunu. | Open Subtitles | {\pos(190,210)}لا، هذا يتعلّق باسبوع الحمقى و أنا أحبّه. |
| Bu bir haftada okumak için baya fazla. Odyssey hakkında ne düşünüyorsun? | Open Subtitles | هذا كثير للقراءة باسبوع واحد |
| Bir haftada bu kadar yazar baya inanılmaz ama... | Open Subtitles | -مافعلته باسبوع لا يصدق |
| Pizza Hut'daki çekilişte ödül bana çıktı bir hafta bedava pizza kazandım. | Open Subtitles | الفيريدو للبيتزا سحبوا بطاقتي من السلة لذلك .. فقد فزت باسبوع من الفطائر المجانية |
| Akşamları genellikle çok yorgun oluyoruz neyse bir hafta sonra aniden, | Open Subtitles | :لذا بعدها باسبوع و فجأة سأقول لها, كما تعلمين |
| Ve bir hafta sonra, Brezilya'ya mağara keşif turuna katıldı. | Open Subtitles | وبعدها باسبوع كان يستكشف كهف في البرازيل |