| Sen fotoğraftaki pozun aynısını ver, ben Gerisini hallederim. | Open Subtitles | علينا أن ندلسك بالوضع ذاته مثل الصورة ثم أقوم بالبقية |
| Öldürücü olmayan saldırı altında bir cadı koyun ve l'Gerisini ll. | Open Subtitles | ضع ساحرة تحت هجوم بسيط و أنا سأتكفل بالبقية |
| Sana Gerisini sonra anlatırım. Radyo sessizliği lazım. | Open Subtitles | سأقوم بإخبارك بالبقية لاحقاً أقترح صمت اللاسلكي |
| Bir milyon dolar toplayıp 100.000 dolarını oyuna yatırıp Kalanını kendinize saklardınız. | Open Subtitles | لكن كان بوسعك أن تجمع مليوناً ستضيع الـ 100 ألف دولار وستحتفظ بالبقية |
| Hanımefendi, ninem bana kaç dedi mi kaçarım. Üstü kalsın. | Open Subtitles | ياسيدة ، عندما تخبرني جدتي أن اهرب ، فسأهرب إحتفظي بالبقية |
| diğerlerini, kızının düğününe mi saklıyorsun? | Open Subtitles | هل تريد أنا تطعم ضيوف حفل زفاف ابنتك بالبقية من الحبوب. |
| Merhaba. Bak, sadece elimizi tutman gerek, Gerisini biz yaparız, tamam mı? | Open Subtitles | مرحباً ، انظر ، أنت عليك فقط أن تعقد يديك ونحن سنقوم بالبقية ، اتفقنا ؟ |
| Atalarımız bizim yerimize savaşları kazandı, hizmetkarlar da Gerisini halleder. | Open Subtitles | اسلافنا فازوا بالحروب من أجلنا والمعالجات تهتم بالبقية |
| O hazır olsun. Gerisini ben hallederim. | Open Subtitles | أنت ستجعلهُ يستعدْ، وأنا سأعتني بالبقية. |
| Sen fotoğraftaki pozun aynısını ver, ben Gerisini hallederim. | Open Subtitles | علينا أن ندلسك بالوضع ذاته مثل الصورة ثم أقوم بالبقية |
| Yalandan yaralan revire kaldırsınlar ve Gerisini ben halledeyim, anlaştık mı? | Open Subtitles | يجب أن توهمهم بأنك أصبت أذهب إلى المستشفى وسأتكفل أنا بالبقية. , هل هذا واضح؟ |
| Yemleri aşılarız, yiyecek ağının Gerisini halletmesini bekleriz. | Open Subtitles | نقوم بحقن الفريسة ونترك شبكة الطعام تقوم بالبقية |
| Uçak 60,000 feet'e çıktığında Gerisini roketler halledecektir. | Open Subtitles | سترتفع الطائرة إلى بُعد 60 ألف قدم وسيقوم الصاروخ بالبقية |
| Şimdi size 15 altın ödeyebilirim. Kalanını yakında temin edeceğim, söz veriyorum. | Open Subtitles | يُمكننيأنّأدفعلكَ 15قطعة نقديةالآن، و سآتي بالبقية قريباً ، أعدّ بذلك. |
| Daha azını harcıyorum. Geri Kalanını banka karşılayacak. | Open Subtitles | سأنفق أقل من ذلك البنك سيتكفّل بالبقية |
| - Üstü kalsın. | Open Subtitles | أجل, إحتفظ بالبقية ربما ليس عليك الرد على هذا - المعذرة ؟ - |
| diğerlerini belaya sokman değil, göz kulak olman gerekirdi. | Open Subtitles | كان من المفُترض أن تعتني بالبقية وألا تقحمُهم في المشاكل |
| Bunları alacağım, dostum. Gerisi sende kalabilir. | Open Subtitles | أنا سآخذ هذه الأشياء يا رجل يمكنك الاحتفاظ بالبقية |
| Siz ise geri kalanı için sadece kasabaya gidip gülümsüyorsunuz. | Open Subtitles | و بالبقية ، كل ما عليكما فعله هو السير بالمدينة و الابتسام للناس |
| Şunlar yeni geldi, sen bak. Ben de diğerlerine bakarım. Hadi bakalım. | Open Subtitles | تولي أمر الذين دخلوا لتوهم وأنا سأهتم بالبقية |
| Gerisini biz hallederiz. | Open Subtitles | وسنتكفل بالبقية. |
| Eee, bekle, geriye kalanlara bakayım. | Open Subtitles | انتظر, دعنى أخبرك بالبقية |
| Sen de, babam da artik burada olmadigina göre birisinin geride kalanlara göz kulak olmasi gerek. | Open Subtitles | ،برحيلك أنت وأبي شخص ما سيعتني بالبقية |