| Tamam. yedi yaşındaki çocuğunuzu arabayla okula götürdüğünüzü düşünün. | Open Subtitles | أنت مسافر إلى المدرسة رفقة ابنتك التي بالسابعة من عمرها |
| yedi yaşındayken oyuncak bebeklerini yakmıştım. | Open Subtitles | و عندما كنتي بالسابعة حرقت كل عرائس باربي خاصتك |
| Bu Sullivan Van Deusan, yedi yaşında. Burnunda bir bozukluk ka-- | Open Subtitles | حفيده بالسابعة من عمره لديه قرش علق بأنفه |
| Babam beni ilk maçıma götürdüğünde daha yedi yaşındaydım. | Open Subtitles | أبىأصطحبنىلألعبلأولمرةبحياتى، عندما كنت بالسابعة من عمري. |
| Oğlan on yedi yaşında, kadın da fena sayılmazdı. | Open Subtitles | الرجل بالسابعة عشر مـن عمـره وهي كانت أنيقة |
| yedi yaşımdayken yatağımın altında kırıntı pastası saklardım çünkü annem ikinci bir dilim yememe izin vermezdi. | Open Subtitles | لقد اعتدت على تخبئة بعض الكيك تحت سرسري عندما كنت بالسابعة |
| Andi, yedi yaşındayken ona çoklu kişilik bozukluğu teşhisi konmuştu. | Open Subtitles | تم تشخيص اندي بمرض أضطراب تعدد الشخصية عندما كانت بالسابعة نحن .. |
| Tam gün yedi yaşındaki kardeşine bakmaya başladı. | Open Subtitles | أصبحت تعتني بفتاة بالسابعة من العمر بدوام كامل |
| yedi yaşından beri sana gerçekleri söylüyorum. | Open Subtitles | ,كنت أخبركِ بالحقيقة ,منذ أن كنا بالسابعة |
| İşin kısası birbirimizi yedi yaşımızdan beri tanıyoruz. | Open Subtitles | القصة المختصرة هي، نحن نعرف بعضنا البعض منذ أن كنا بالسابعة |
| - yedi yaşındaki mutlu kızın hasta bir çocuğa dönüşünü izlememi tasavvur edebilirsiniz. | Open Subtitles | ورأيتها تتحول من طفلة سعيدة بالسابعة من عمرها، لـأكثر الأطفال مرضاً، بما يفوق خيالك. |
| Çocuklar, yedi yaşındayken çok kısa bir süre en yakın arkadaşım bir balondu. | Open Subtitles | يا أولاد لمدة قصيرة حين كنت بالسابعة صديقي المفضل كانا بالونا |
| yedi yaşındayken ailemle bakımevinde yaşayan amcamı ziyarete gitmiştim. | Open Subtitles | عندما كنت بالسابعة ذهبت مع والدي لزيارة عمي الذي كان يعيش في مأوى العجزة |
| Belki yedi.... yedi'de denemelerine izin veririz. | Open Subtitles | أجل،لكنبالسابعة.. سندعها تجرّبه بالسابعة. |
| Bunu yedi yaşımdan beri yapıyorum. | Open Subtitles | كنت أمارس هذه الرقصة منذ كنت بالسابعة |
| Ben yedi yaşındaydım, sen de dokuz. | Open Subtitles | انا كنت بالسابعة وانت بالتاسعة |
| "Daha bir oğlanla öpüşmedim bile, henüz yedi yaşındayım" dedim. | Open Subtitles | "لقد قلت "أنا لم أقبل ولداً حتى ، فأنا مازلت بالسابعة |
| Hayret bir şey! yedi yaşında çocuk musun? | Open Subtitles | يا للهول، هل انت بالسابعة من عمرك؟ |
| Hayret bir şey! yedi yaşında çocuk musun? | Open Subtitles | يا للهول، هل انت بالسابعة من عمرك؟ |
| Acaba sen yedi gibi bir içki içecektim. | Open Subtitles | ...ايُمكنكِ .سأتناول شراب بالسابعة مساءاً |