| Şimdi gettoda tek geçer akçe, alınıp satılacak mallar. | Open Subtitles | المقايضة بالسلع هي العمله الوحيده التي تستحق أي شئ في الجيتو |
| Takas edilebilecek mallar şu anda Getto'daki en değerli ve yüksek kur, bunlar. | Open Subtitles | المقايضة بالسلع هي العمله الوحيده التي تستحق أي شئ في الجيتو |
| Saldırı, haneye tecavüz, yolsuzluk çalıntı mallar vs. | Open Subtitles | ، أعتِداء ، عدائي التصرف ، أحتيال ضريبي و المُتاجرة بالسلع المسروقة |
| Çekici mallarla doldurulmuş, inanılmaz ve heyacan verici ödüller... | Open Subtitles | المليء بالسلع المدهشة والجوائز المثيرة والشيقة |
| Yüksek kalitede mallarla ilgilenen biridir. | Open Subtitles | أنه سيّاج، يتعامل بالسلع الراقية |
| Ron Burada, vardır Bu Kanadalı mallar için bilgidir? | Open Subtitles | رون، ها أنت ذا، هل هي هذه المعلومات الخاصة بالسلع الكندية؟ |
| - Yanında çalınmış mallarla. | Open Subtitles | ومخزن سيارتي ممتلئ بالسلع المسروقة. |