| Baktım ki odada tavan yok. Lobiyi aradım. | Open Subtitles | نديت علي احدي الموظفين وصرخت بوجهه لا يوجد سقف بالغرفه |
| odada bir şey buldunuz mu? Telefon numarası? Belgeler? | Open Subtitles | هل وجدت اى شىء بالغرفه اى ارقام هواتف او وثائق |
| odada kim var bilmek istiyorum. Bir mahsuru mu var? | Open Subtitles | انا فقط اريد ان اعرف من بالغرفه هل لديك مشكله فى هذا |
| Yanlış odaya geldiniz herhalde. Çantalarım yanımda. | Open Subtitles | اعتقد انك بالغرفه الخاطئه حقائبي موجوده |
| Veya odadaki kişileri tanımlamamızı sağlayacak özel bir şey olabilir. | Open Subtitles | أو يكون شئ شخصى يمكننا من تحديد هوية من بالغرفه |
| Erkek arkadaşının öldürüldüğü odada hiç bulunmadım. | Open Subtitles | لا انا حتى لم اكن بالغرفه عندما ظهر صديقك النقود |
| Bu yüzden mi Jess ile birlikte aynı odada 5 dakikadan fazla duramıyorsun? | Open Subtitles | إلهذا ؟ آنتي وجيس لا يمكنكم حتى البقاء بالغرفه نفسها لإ كثر من خمس دقائق |
| Evet, sen. odada başka kimse yok. | Open Subtitles | أجل أنت, ليس هناك أحد غيرك بالغرفه |
| Bay Hallorann, 237 numaralı odada ne var? | Open Subtitles | مستر هالوران.. ماذا حدث بالغرفه 237 ؟ |
| Sonra aniden, odada birinin varlığını hissediyorum ve ayağa kalkıp arkamı dönünce kapıda Eliza Hopkins'in durduğunu görüyorum. | Open Subtitles | و فجأه ... اشعر ان هناك احد بالغرفه ثم اقف و استدير حولى |
| Hani bir şey olur da... gecenin köründe uyanır fakat kımıldayamazsınız... göğsünüzde bir baskı vardır... ve odada birinin olduğunu hissedersiniz. | Open Subtitles | هل تعلمون هذا الشىء الذى يجعلك تستيقظ فى منتصف الليل لا تقدر على الحراك وأطرافك مخدره تماماْ وتشعر إن شىء غريب معك بالغرفه |
| Yoksa karın orada, içerdeki odada olduğu için mi? | Open Subtitles | أم لأن زوجتك هناك بالغرفه الاُخري؟ |
| Onla bir odada yalnız olmak için kendime güvenemiyorum. | Open Subtitles | لا أثق بنفسي عندما اكون بالغرفه معاه. |
| Hey, bekle. Dokuz numaralı odada bir an önce benimle buluş. | Open Subtitles | قابلوني هنا بالغرفه رقم 9 بسرعه |
| Hey, bekle. Dokuz numaralı odada bir an önce benimle buluş. | Open Subtitles | قابلوني هنا بالغرفه رقم 9 بسرعه |
| Ama Ritz'de Nicky için aldığın odaya davet etmen için çok hevesli. | Open Subtitles | ولكنه متشوق لرؤيتك كثيرا يمكنك إستضافته بالغرفه التى إتخذتها بفندق "ريتز" |
| Çünkü bütün odaya mastürbasyon yaptıracaksın. | Open Subtitles | لأنك ستدفع كل من بالغرفه إلى الإستمناء |
| Hotele göre, Bay Newirth odaya yerleşmeden önce böyle bir şey yokmuş. | Open Subtitles | - لا نعلم! يقول مدير الفندق أنها لم تكن هنا عندما نزل السيد (نوا)بالغرفه |
| Emin olamadım, ben de onun yerine odadaki diğer tek yaşam sinyalini ışınladım. | Open Subtitles | حَسناً، لا يُمكنُ أَنْ أكُونَ متأكّدَه لذا أنا نقلت بالإشعاع إشاره الحياه الأخرى بالغرفه بدلا منها |
| Yan odadaki adamın dün çıkış yaptığını mı söylemiştin? | Open Subtitles | قلت بأن الرجل بالغرفه المجاوره خرج بالامس ؟ |
| Çözüldüğü zaman da bu odadaki herkesi öldüreceğim. | Open Subtitles | وما أن تنتهو منه فسأقضي على كل من بالغرفه |