| Bu yüzden, kendimizi dünyaya yansıtmaya çalışırken yüzümüzün görünümü bizim için hayatidir. | TED | لذا مظهر وجوهنا امر حيوي بالنسبة لنا ونحن نحاول تقديم انفسنا للعالم. |
| Uluslararası ayakları var, ve buna doğru eğilmemiz bizim için önemli. | TED | لديهم فروع دولية، ومن المهم بالنسبة لنا أن نتجه إلى هذا. |
| Onlar bizim için insan olarak değerli olduklarını bilmeliler, not ortalamaları yüzünden değil. | TED | هم بحاجة إلى معرفة أنهم مهمّون بالنسبة لنا باعتبارهم بَشرًا، وليس بسبب معدلاتهم. |
| Şimdi bu Dallas Tiyatrosu. bizim için çok sıra dışı bir işverendi, | TED | الآن هذا هو مسرح دالاس , وكان عميل غير عادي بالنسبة لنا |
| Onlara bir gün gibi gelen zaman bizim için bin yıl olabilir. | TED | ما يبدو لها وكأنه يوم يمكن أن يكون ألف سنة بالنسبة لنا. |
| Benim takımın 5 günlük bir yetiştirme yaptı, bizim için tipik bir yetiştirme, ve süreci 15 saniyelik bir hızlandırılmış çekime sıkıştırdık. | TED | لذا إتخذ فريقي خمسة أيام من النموّ، دورة نمو نموذجي بالنسبة لنا ، ومكثف قبل أن تتحول إلى فاصل زمني 15 ثانية. |
| bizim için bu bir şaka konusu değil. Bu kamptan kimse kaçamayacak. | Open Subtitles | بالنسبة لنا , ليس أمر جيد لن يهرب أحد من هذا المعسكر |
| Çok kısa bir sohbet bile etmemiz, bizim için çok tehlikeli. İzlendiğimizi varsaymalıyız. | Open Subtitles | إنّه أمر خطير بالنسبة لنا أن ندردش قليلاً علينا أن نفترض أننا مراقبان |
| Ama yine de bizim için, Foreman, Amerika'yı temsil ediyordu. | Open Subtitles | 'ولكن لا يزال ، بالنسبة لنا ، تمثل فورمان الأمريكية. |
| biz onlar için öldük, onlar da bizim için! İşte bu. | Open Subtitles | .نحن أموات بالنسبة لهم وهم أموات بالنسبة لنا هذه هى النهاية |
| Bu yüzden geldik çünkü bu ev bizim için çok değerli. | Open Subtitles | لهذا جئنا هنا .. لأن هذا البيت يعني الكثير بالنسبة لنا |
| -Bu adam bizim için mükemmel. -Ya bize hisselerini satmazsa? | Open Subtitles | إن هذا الشخص مثالى بالنسبة لنا وماذا إن رفض البيع |
| bizim için bir taktik avantaj sağlayacak, sizce de öyle değil mi? | Open Subtitles | سيكون من ميزة تكتيكية بالنسبة لنا ؟ ؟ هل تظنين ذلك ؟ |
| Artık bizim için en önemli şey, seni bulup öldürmekti. | Open Subtitles | ما أصبح مهماً بالنسبة لنا هو أن نجدك و نقتلك. |
| Alışılmış yerler dışında gezseydin bizim için biraz problem olurdu. | Open Subtitles | السفر إلى البلاد غير السياحية قد يكون مشكلة بالنسبة لنا |
| Sana karşı mesafe koymak bizim için ne kadar zor oldu biliyormusun? | Open Subtitles | هل تعرف كم كان الأمر صعباً بالنسبة لنا عندما أبتعدت عن الشركه؟ |
| Balinanın ölümü bizim için üzücü olabilir. Fakat bu onların yaşamı için gerekli. | Open Subtitles | موت الحوت شيءٌ مٌحزن بالنسبة لنا ولكنَّ هذا هو حبل النجاة بالنسبة لهم. |
| Bu olamaz. Yani bizim için bir şey ifade etmiyor. | Open Subtitles | هذا غير ممكن ، أعني بالنسبة لنا هذا كان لاشيء |
| Ama Bize göre değil. Onu bilirsin. Şu gayretkeş tiplerden biridir. | Open Subtitles | ليس بالنسبة لنا أنت تعرف اسلوبه أنه أحد هؤلاء الرجال المندفعين |
| İkimiz için de en iyisi ayrı ayrı buradan çıkmak. | Open Subtitles | حسنا. طريقة أنيقة للقيام بذلك هي بالنسبة لنا لترك منفصل. |
| Dünyamız değişiyor. Şu anda farklı bir dünyada yaşıyoruz ve bir zamanlar kişisel olan sorunlar şimdilerde hepimiz için dünya çapında sorunlar oldu. | TED | إن عالمنا يتغير. نعيش في عالم مختلف الآن، و ما كان مرة مشاكل فردية هي الآن في الحقيقة مشاكل عالمية بالنسبة لنا جميعاً. |
| Ama bütün bunlara rağmen, bizler için evren sonlu görünüyor. | TED | في هذه الأثناء، لمقاصدنا و أغراضنا، فإن الفضاء يبدو محدوداً بالنسبة لنا. |
| Hem süper hikayeler anlatan Neil da bizi burada kahrediyor. | Open Subtitles | و مستظرف بارع مثل نيل يعتبر مضيعة للوقت بالنسبة لنا |
| bizim açımızdan, biz bazen sınıfta insanların kişisel ve eşsiz deneyimlerinden konuşuruz. | TED | بالنسبة لنا أحيانا نود التكلم عن التجارب الشخصية للناس في غرفة الصف. |
| Bizim adımıza mutlu olduğunu söyledi. | Open Subtitles | في الواقع، وقالت أنها كانت سعيدة بالنسبة لنا. |