| Ama beni tam ev sahibi paketi yaptırmak isteyen bir komşusuyla tanıştırdı. | Open Subtitles | لقد قام بتقديمي لجار له, يبحث عن مجموعة كاملة |
| Beni değerli öğrencisiyle tanıştırdı. | Open Subtitles | حسناً، قام بتقديمي إلى تلميذه اللامع |
| Bunun için, biz hali hazırda bir ortaklık kurduk, TED vasıtasıyla -- yani TED topluluğundan birileriyle, John Camen, beni Jacob Burns Film Merkezinden Steven Apkon ile tanıştırdı. | TED | لذا فقد إقمنا شراكة بالفعل، أسسناها عبر تيد -- شخص ما من مجتمع تيد، جون كامن، قام بتقديمي إلى ستيفن أبكون، من مركز جاكوب بيرنز للأفلام. |
| Finn'den beni takdim etmesini istedim herkes bunun iyi bir fikir olduğunu düşündü. | Open Subtitles | طلبتُ من ( فين ) بأنّ يقوم بتقديمي عندما إعتقدتُ بأنها فكرة جيدة |
| Zamanın önde gelen entellerine beni takdim edecek sanmıştım. | Open Subtitles | افترضت أنه سيقوم بتقديمي إلى مثقفي |
| Beni nişanlısıyla tanıştıracak. | Open Subtitles | سوف تقوم بتقديمي إلى خطيبها |
| Beni tanıştıracak mısın? - Sen de kimsin? | Open Subtitles | ألن تقوم بتقديمي ؟ |
| Ve bir arkadaşım Jackie ile tanıştırdı. | Open Subtitles | وصديق لي قام بتقديمي لجاكي |
| Beni Kate'le tanıştırdı ve onunla nasıl flört etmem gerektiğini gösterdi, ...nasıl vuracağımı, bilirsiniz, yani nasıl... | Open Subtitles | (قام بتقديمي إلى (كايت و علّمني كيفية مغازلتها، كيفأحصلعليها،كيف ... |
| Hayır. Eğer sakıncası yoksa, Finn de beni takdim edecek. | Open Subtitles | كلا ؛ إذا كنتَ لا تمانع إذا قام ( فين ) بتقديمي أيضاً |