| Buna pişman olacağım be. Daha iyiyim Pritchett, gaz sıkışması oldu galiba. | Open Subtitles | آه، جحيم، أنا اعلم انني ساندم على هذا أشعر أنني أفضل، بريتشيت. |
| Yarı Tucker yarı Pritchett bir bebek yapabiliriz. | Open Subtitles | يمكننا صنع طفل يكون نصفه تاكر ونصفه بريتشيت |
| Jay, yarı Pritchett yarı Tucker bir bebeğe sahip olabilmemiz için Claire yumurta donörlüğünde bulunmayı teklif etti. | Open Subtitles | جاي ,كلير عرضت ان تمنحنا احدى بيوضها لكي نحظى بطفل نصفه بريتشيت و نصفه تاكر |
| Ben Mitchell Pritchett. Bayan Dunphy'nin avukatıyım. | Open Subtitles | انا ميتشيل بريتشيت انا محامي الانسة دانفي |
| Güzeller güzeli Claire Pritchett'la evlenecek olan şanslı adamı merak etmiştim hep. | Open Subtitles | لطالما تساءلت من سيكون محظوظا كفاية ليتزوج كلير بريتشيت الجميلة |
| Ben Mitchell Pritchett, Bayan Manchego'nun avukatıyım. | Open Subtitles | انا ميتشل بريتشيت محامي الأنسة مانتشينغو |
| Jay Pritchett. Frank Dunphy'nin oğlu kızımla evli. | Open Subtitles | جاي بريتشيت,ابن فرانك دانفي متزوج من إبنتي |
| Ne Pritchett'ler ne de Frank son bir saattir bir şey döktü. | Open Subtitles | و لا الأختان بريتشيت و لا فرانك سكبوا أى شئ |
| - Alkışlar bu ayın melek yunusu Mitchell Pritchett'a gelsin! | Open Subtitles | -كام.. -فلنسم هتاف من اجل رجل هذا الشخص "ميتشيل بريتشيت". |
| Peki. Millet, sizleri Mitchell Pritchett ve partneri Cameron'la tanıştırayım. | Open Subtitles | الجميع , ميتشيل بريتشيت و شريكه كاميرون |
| Adı Lily, göbek adı Tucker ve soyadı da Pritchett. | Open Subtitles | الأسم الأول .. "ليلي" الأسم الأوسط .. "تاكر" واللقب .. "بريتشيت" |
| Yumurtayı ben verince Pritchett kısmı tamam olur. | Open Subtitles | أنا أعطي البيضة ذلك جزء آل بريتشيت |
| Selam, çok özür diliyorum. İzin verir misiniz? Jay Pritchett. | Open Subtitles | مرحبا انا أسف للغاية عذرا جاي بريتشيت |
| Selam, evlat. Ben baban Jay Pritchett. | Open Subtitles | مرحبا,يا فتى هنا والدك جاي بريتشيت |
| Gloria Pritchett, Sara Leonard, Dee Cho... | Open Subtitles | غلوريا بريتشيت سارا ليونارد, دي تشو |
| Pritchett adına rezervasyon yaptırmıştık. | Open Subtitles | نحن نريد دخول غرفنا الحجز بإسم بريتشيت |
| İnsanlar "Jay Pritchett nerelerde?" diye sorduğu zaman "dönüşümde" dersiniz. | Open Subtitles | لذا، حين يسأل الناس، "أين (جاي بريتشيت)؟" ستخبرونهم، "أنه يتحول". |
| Pritchett Dolapları'nın yönetim kurulu başkanı olarak ilk avantamı kaptım. | Open Subtitles | حصلت للتو على هديتي الأولى كمديرة تنفيذية لـ"خزائن بريتشيت". |
| Ama endişelenmene hiç gerek yok çünkü Pritchett Muhafız 3000 dolabı aynı zamanda ordu seviyesinde bir panik odasına dönüşüyor. | Open Subtitles | ! لكن ليس لديك ماتقلقين بشأنه مع خزائن "بريتشيت" الحامية 3000، |
| Bu bahsettiğiniz Dede'nin Dede Pritchett olma ihtimali var mı? | Open Subtitles | (ديدي) هذه التي تتحدث عنها، أهي (ديدي بريتشيت)، بأي مصادفة؟ |