| Birkaç kart ve parayla halledeceksin, gördün mü? | Open Subtitles | هذا ما تحتاج إليه، بطاقتان ونقود ملفوفة، انظر. |
| Eğer masa altında bakarsan, Yerde iki kart bulacaksın. | Open Subtitles | إذا نظرت تحت الطاولة، ستجد بطاقتان على الأرض |
| İşleme sokulan son iki kart reddedilmiş. | Open Subtitles | وتبين لنا أن آخر بطاقتان تم تمريرهما عبرها قد رُفضتا. |
| Dinle, ilgilenip ilgilenmediğini bilmiyorum ama bu akşam için Lucia di Lammermoor'a bilet ister misin? | Open Subtitles | اسمعي, لا اعلم اذا كنت مهتمة و لكن هل لي ان اعرض عليك بطاقتان لدار الاوبرا الليلة؟ |
| Ben de..2 bilet aldım | Open Subtitles | و ذهبت مباشرة و أحضرت لنا بطاقتان لمشاهدة العرض التقني الرائع في المسرح |
| Tamam, ama salon dansı finallerine iki biletim var. | Open Subtitles | حسناً، لكن لدي بطاقتان لنهائيات مباريات الرقص |
| Leland, Greenblatt'ın evindeyken... iki tane doğum günü kartı vardı. | Open Subtitles | كانت لديه بطاقتان تهنئة بعيد الميلاد في مكتبته |
| - Güzel. İki kart seçiyorsun onlara bakıyorsun ve hatırlamaya çalışıyorsun. | Open Subtitles | ستأخذ بطاقتان و تلقي نظرة عليهم و عليك تذكرهم |
| İki ve altılı kart artı bir. | Open Subtitles | بطاقتان إلى ستّ بطاقات زائد واحد. |
| Ama kim ağlarsa iki kart kesmek zorunda kalacak. | Open Subtitles | لكن أي أحد يبكي, سينبغي عليه قص بطاقتان |
| İki kart daha hayatım. | Open Subtitles | بطاقتان أكثر، عزيزى. |
| "İyiki doğdunbaba" yazıyordu. İki kart vardı. | Open Subtitles | كانت هناك بطاقتان |
| Onlara Şanslı İskender Taşı'nı verirsek yalnızca iki kart bulmaları gerekecek. | Open Subtitles | إن منحنا فريق (تازجيرا) ألكسندريتا المباركة، فستنقصهم بطاقتان فقط. |
| İçini açtığında, safariye iki tane bilet görürsün. | Open Subtitles | وتفتحه، فتجد بطاقتان للذهاب إلى الأدغال. |
| Favori sanatçın olduğu için, iki bilet aldım. | Open Subtitles | لقد إشتريت بطاقتان بما أنه فنانك المفضل |
| Venedik'e iki bilet. | Open Subtitles | بطاقتان إلى مدينة البندقية. |
| Sadece iki biletim olduğundan biriniz hayal kırıklığına uğrayacak. | Open Subtitles | لدي بطاقتان فقط لذا سيكون أحدكما خائب الظن |
| İki biletim var ve Riley kendini ona hazırladı. | Open Subtitles | ولكن ليس عندي سوا بطاقتان و(رايلي) استعدت لذلك نفسياً |
| Stan, festival açılış filmine iki biletim var. Benimle gelmek ister misin? | Open Subtitles | ستان)، لديّ بطاقتان) لفيلم المهرجان الافتتاحي |
| 2 Visa hediye kartı sizi bekliyor. | Open Subtitles | بطاقتان أئتمان سوف تكون بالأنتظار |
| İki doğum günü kartı. | Open Subtitles | بطاقتان لعيد الميلاد من أبنائك |
| - İki kozları var gibi. | Open Subtitles | -انها بطاقتان |