| Benimle temasa geçmek isterseniz, Otel Belvedere'de... 635 numaralı odada kalıyorum. | Open Subtitles | لو اردت الأتصال بى , فانا فى فندق بلفيدير غرفة 635 به |
| İnsanlar yüksek sesle konuşmuyorken Bay Belvedere'yi izlemek. | Open Subtitles | سيد بلفيدير مسلسل أمريكي بدون ناس يتحدثون بصوتٍ عال |
| Önceki gece Belvedere Kalesi'nde önemli miktarda para olduğunu anlıyorum. | Open Subtitles | أنا أفهم أن هناك بعض المال خطيرة في قلعة بلفيدير ليلة أخرى. |
| Evet ama olay yerinde bulduğumuz ayak izleri Belvedere Kalesi'nden gölete doğru. | Open Subtitles | الحق، ولكن آثار أقدام التي اكتشفت في موقع الحادث، واجهوا بعيدا عن قلعة بلفيدير نحو البركة. |
| Evet, ayrıca Belvedere Kalesi'ndeki topraktan bulduğum parmak izlerinin yanındaki de onun kanı. | Open Subtitles | نعم، بل هو أيضا دمه بالقرب من أقدام وجدت على الهبوط في قلعة بلفيدير. وهو خمسة أقدام 11، |
| Wallis bize bir mektup gönderdi, eylülün ilk haftası bizi... - ... Fort Belvedere'ye davet ediyor. | Open Subtitles | بعثت لنا "واليس" برسالة تدعونا ألى قلعة بلفيدير الأسبوع الأول من شهر ايلول |
| Bay Belvedere'yi izlemeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أحاول مشاهدة .. السيد بلفيدير |
| Naziler tarafından evimizin duvarından indirildi ve o zamandan beri Viyana'daki Belvedere galerisinde asılı. | Open Subtitles | لقد أخذها النازيين من جدار منزلنا، ومنذ ذلك الحين إنها معلقة في معرض (بلفيدير) في (فيينا). |
| Her neyse. Belvedere'e, yengemi ziyarete gitmek istiyorum. | Open Subtitles | بأيّ حال، أنني أود الذهاب إلى (بلفيدير) لزيارة عمتي. |
| Şanslıyız ki Belvedere'de "köstebek" diye bilinen biri var. | Open Subtitles | حسناً، الحمد الله، لديّ ما هو معروف بـ "المرشد" في (بلفيدير). |
| Adım adım git Maria. Aslında tabloların Belvedere'e gitmesi için istekte bulunmuş. | Open Subtitles | صبرًا يا (ماريا)، في الحقيقة إنّها لم تطلب نقل اللوحات لـ(بلفيدير) |
| Tablolar evinizin duvarlarından alındı ve dikkatle, Belvedere'e taşındı. | Open Subtitles | تم نزع اللوحة من جدار عائلتكِ ورحِلت إلى متحف (بلفيدير) بعناية |
| Tablolar Belvedere'e 1941'de ulaştı. | Open Subtitles | حتى يتمكنوا من ترحيل اللوحة لمُتحف (بلفيدير) 1941 في عام |
| Yani Adele'in vasiyetindeki isteğinin aksine tablolar Belvedere'e, kocasının vefatından önce getirildi. | Open Subtitles | وهذا مُخالف لوصيَّة (أديل) رُحلت اللوحة لمتحف (بلفيدير) قبل وفاته |
| Belvedere galerisi ve Avusturya halkı için, bu bir zafer. | Open Subtitles | هذا نصر لمتحف (بلفيدير) ونصر لشعب (النمسا) |
| Belvedere katalogu Wilshire'da BarnesNoble'da satışta. | Open Subtitles | كُتيب (بلفيدير) للبيع في (بارنز أند نوبل) بـ(ويلشاير) |
| Uzlaşma jesti olarak, tabloların Belvedere'de kalmasına izin veriyorum. | Open Subtitles | كبادرة للمصالحة، أنني مستعدة للسماح ببقاء اللوحات في (بلفيدير). |
| Sorgulanan tablolar Belvedere'e ulaşıp, yarım yüzyıldan fazladır orada kaldı. | Open Subtitles | كيف وصلت اللوحة لمتحف (بلفيدير) وبقيت هُناك لأكثر من نصف قرن |
| Hem o hem de onun sözümona Belvedere ekibi! | Open Subtitles | له وبقية بلفيدير له مجموعة، ما يسمى! |
| Belvedere'ye gelmelisin. | Open Subtitles | أوه، يجب أن تأتي إلى بلفيدير. |