| Midway'in uçuş pistini ve oradaki uçakları imha edemezsek, karşı saldırıya uğrarız. | Open Subtitles | لو لم ندمر مدارج الطائرات فى ميدواى و الطائرات فنحن نشجعهم على القيام بهجوم مضاد |
| Futamata'yı kurtarmak için acilen karşı saldırıya geçmeliyiz. | Open Subtitles | يَجِبُ أَنْ نُهاجمَ بهجوم مضاد الآن لانقاذ فوتاماتا |
| İsrailliler karşı saldırıya geçtiler ve Araplar bir felaketle yüzleştiler. | Open Subtitles | قامت إسرائيل بهجوم مضاد وواجه العرب كارثة |
| karşı saldırı olabilir. Hazırlanmalıyız. | Open Subtitles | ربما يقومون بهجوم مضاد علينا أن نكون جاهزين |
| [Yok edin!] (Gülüşmeler) Capulet Ailesi de buna cevap olarak bir karşı saldırı düzenler. | TED | (تدمير!) (ضحك) ترد عائلة كابوليت بهجوم مضاد. |
| Hitler karşı saldırı başlatmıştı. | Open Subtitles | "هيتلر" قام بهجوم مضاد في "الالزاس" |
| "Hessian askerleri karşı saldırıya geçmiş" | Open Subtitles | إنه يقول "تعزيزات من الجنود قامت بهجوم مضاد" |
| Hitler karşı saldırıya geçmişti. | Open Subtitles | "هيتلر" قام بهجوم مضاد في "الالزاس" |
| Bir karşı saldırı düzenleyebiliriz. | Open Subtitles | يمكننا ان نقوم بهجوم مضاد |
| General Said çoktan üst düzey askeri danışmanlarıyla görüşmeye ve işgalcilere karşı saldırı planları yapmaya başladı. | Open Subtitles | الجنرال (سعيد) قد بدأ عمله مع كبار مستشاري الجيش للإستعداد للقيام بهجوم مضاد |