| Yarın gece görüşeceğiz, yakında evlerine girerim herhalde. | Open Subtitles | سأراها ليلة الغد اذا يجب ان اكون بالمنزل بوقتٍ قريب |
| Sanırım yakında bizzat sorma fırsatım olacak. | Open Subtitles | أفترض أنني سأكون قادرة على سؤاله ذلك بوقتٍ قريب. |
| Atlantis'i korumak için yemin ettim ve şehir alevler içinde, yakında da düşecek. | Open Subtitles | لقدْ أقسمتُ على حماية (أطلانطس) النيران تشب في المدينة و ستسقط بوقتٍ قريب |
| yakında seninle konuşuruz. | Open Subtitles | سأتحدّث إليك بوقتٍ قريب. |
| Ama Ruslar henüz gelmedi. yakında gelecekler. | Open Subtitles | في حين أنّ (الروس) ليسوا هُنا بعد، لكنّهم سيأتون بوقتٍ قريب. |
| Çok yakında. | Open Subtitles | -وسيكون كذلك. بوقتٍ قريب . |
| Latimer yakında uyanır. | Open Subtitles | سيستيقظ (لاتيمر) بوقتٍ قريب. |
| yakında onu göreceğim. | Open Subtitles | -سأراها بوقتٍ قريب . |
| Çok yakında, sanıyorum. | Open Subtitles | -أعتقد بوقتٍ قريب . |