Birçok ülke casusluk yapar ama hepsi değil. | TED | العديد من الدول تتجسس ، ليس كلها لكن دعونا ناخذ مثال |
casusluk et demiyorum ki? | Open Subtitles | انا اكره ان افعل ذلك انا لا اقصد ان تتجسس |
Beni gözetliyorsun? | Open Subtitles | أنت تتجسس علي وسوف أصلبك على الشجر |
Demek bunca zamandır sırf diğer cadı avcılarına söylemek için bizi gözetliyordun? | Open Subtitles | إذن كنتَ تتجسس علينا طوالَ هذا الوقت فقط لتخبرَ صيادي سحرة اخرين؟ |
Özel ve yahut devlet erişimi olan çok gizli ölçüm planları olan 7/24 bizi dinleyip izleyen bir uyduya ihtiyacım var. | Open Subtitles | ومعدات قياس سرية للغاية التي تتجسس علينا أو تشاهدنا طوال الوقت |
Belli ki kim olduğumu ve nereden geldiğimi biliyorsun. - Beni gözetliyor muydun? | Open Subtitles | جليًّا أنّكَ تعلم بهويّتي ودياري هل كنت تتجسس عليّ؟ |
Arkadaşını takip ettiğin bir kızla sevişiyor numarası yapmak mı? | Open Subtitles | التصرف كـالتظاهر بحب فتاة بينما تتجسس على صديقتها؟ |
Hayır, yatak odandan 14 yaşındaki sübyanları izliyorsun. | Open Subtitles | لا , بل تتجسس على أربعة أولاد في سن المراهقة من نافذة غرفة نومك |
Yani rakiplerinden birisi için casusluk yapıyor olabilir. | Open Subtitles | إذا فمن المحتمل أن تكون تتجسس لحساب أحد منافسيهم |
Yani, şirketler her zaman diğer şirketlerde casusluk yaparlar değil mi? | Open Subtitles | حسناً، الشركات تتجسس على الشركات الاخرى طوال الوقت، اليس كذلك؟ |
Yatağa girdiğin insanlar bunlar. casusluk yaptığın adamlar bunlar. | Open Subtitles | هؤلاء هم القوم الذين تعاشرهم هؤلاء هم الناس الذي تتجسس لصالحهم |
Bütün gece komşuları mı gözetliyorsun? | Open Subtitles | هل تقضي لياليك وأنت تتجسس على جيرانك؟ |
Burada oturarak birilerini nasıl gözetliyorsun? | Open Subtitles | كيف تتجسس على أى شخص وأنت جالس هنا؟ |
Sen beni mi gözetliyorsun? | Open Subtitles | هل تتجسس عليّ ؟ |
Yine uydularınla beni mi gözetliyordun? | Open Subtitles | هل كنت تتجسس علي بأقمارك الصناعية مجدداً ؟ |
Orada ne yapıyordun, bizi mi gözetliyordun? | Open Subtitles | ماذا كنت تفعل هناك ؟ هل كنت تتجسس علينا ؟ |
Günün her saatinde sizi izleyen bir makine. | Open Subtitles | ألـة تتجسس عليك كل ساعة في كُـل يومّ |
Günün her saatinde seni izleyen bir makine. | Open Subtitles | "الحكومة لديها نظام سري" "آلة، تتجسس عليّكَ كل ساعة من كل يوم" |
Hükümetimiz Amerikalıları gözetliyor. | Open Subtitles | -حكومتنا تتجسس على الأمريكيين. -هذا مجرد زعم. |
Bu harika... sen eski telefonumu takip ediyorsun... o da yeni telefonumu takip ediyor... | Open Subtitles | هذا رائع .. انت تتجسس على الهاتف القديم وهو يتجسس على الهاتف الجديد |
gizlice benim antrenmanlarımı mı izliyorsun? | Open Subtitles | أنت ؟ هل كنت تتجسس على جلسات تدريباتي ؟ |
gizlice arkadaş listesini görüntülediğini söyle. Güveni nasıl sarsılacak gör. | Open Subtitles | إذن أخبرها أنك تتجسس على قائمة أصدقائها سنرى إذا كانت ستثق بك فيما بعد |
gözetlediğini sanmıyorum. | Open Subtitles | .لا أعتقد بأنها كانت تتجسس علينا |
Gayet dostane gözüktü. -Beni mi dikizliyordun? | Open Subtitles | . هذا يبدو لطيف . هل كنت تتجسس علي ؟ |
- Sanırım pencereden gözetleyen de değildin. | Open Subtitles | أظن أنك أيضاً لم تكن تتجسس علي من نافذتك |
Kızınızı gözetlemek için kiralık arabasına kamera yerleştirmişsiniz. | Open Subtitles | لقد قمت بتثبيت كاميرا مراقبة في سيارة إبنتك المستأجرة كي تتجسس عليها |
Bir bakmışım bana iyi davranıyorsunuz, bir bakmışım, beni gözetliyorsunuz. | Open Subtitles | دقيقة تكون ليطفاً معي والتالية تتجسس علي |
Orada olman casus olduğun anlamına gelmez ki. | Open Subtitles | فقط لأنك كنت هناك لا يعني بأنك تتجسس |
Yoksa herkese duşta ablanı izlerken pipinle oynadığını anlatırım. | Open Subtitles | وإلا سأخبر الجميع أنّكَ تلعب بقضيبك حينما تتجسس علي أختك وهي تستحم. |