- Arabanın içine kusma. | Open Subtitles | -لا تتقيأي بداخل السيارة |
- Bak lütfen kusma. | Open Subtitles | فقط لا تتقيأي |
Affedersiniz ama tayt giymiş halinizi düşündükçe Kusacak gibi oluyorum. | Open Subtitles | معذرة , لكن التفكير بكم يا رجال . . مرتدين ملابس ضيقة يجعلني أريد أن تتقيأي |
- Evet. Kusacak gibi görünüyorsun. | Open Subtitles | يبدو أنك على وشك أن تتقيأي |
Şişeyi içine koyarsın, sonra işin bitince de, içine kusarsın. | Open Subtitles | يمكنك أن تضعي زجاجتك فيه ثم تتقيأي فيه بعدما تنتهين من الشرب |
100 papele bahse girerim saat 3'e kadar yediğin kurabiyeleri kusarsın. | Open Subtitles | أراهنك بمئة دولار بأنك لن تحتملي الأمر حتى الثالثة بدون أن تتقيأي كعكي المحلي |