| Bu sende kalsn. Bakarsn bir gün yine lazm olur. | Open Subtitles | يستحسن ان تحتفظي به قَدْ تَحتاجُه ثانيةً في وقت ما. | 
| Ya Genel Müdür Eom'a ver ya da sende dursun. | Open Subtitles | بإمكانك ارجاعه الى المدير ايوم او ان تحتفظي به لنفسك | 
| Bunu almanı istiyorum. Senin olsun. | Open Subtitles | إليك، أريدك ان تحتفظي بها خذيها، إنها لكِ | 
| Ve gerçek şu ki, kendini özel birine saklamanı isterim. | Open Subtitles | والحقيقة هي , اريدك ان تحتفظي بنفسك لشخص مميز | 
| - Bu tavrı sahneye sakla genç bayan. | Open Subtitles | يجب أن تحتفظي بهذه الصلافة للمسرح أيتها الشابة | 
| Onu kendine saklamak istiyorsun değil mi? | Open Subtitles | كنت تحاولين أن تحتفظي به لنفسك، أليس كذلك؟ | 
| Bak ne diyeceğim galiba çok nadir bulunan bir şey ama istersen sende kalabilir. | Open Subtitles | دعيني أخبرك , انه نادر جداً لكن يمكنك أن تحتفظي به | 
| Sana vereceğim. sende kalsın. | Open Subtitles | سوف امنحها لك اجل يمكنك، ارغب في تحتفظي بها | 
| Anne, düşünüyordum da yataktan kazandığımız komisyon sende kalsın tamam mı? | Open Subtitles | أمـيكنتأفكـر.. أريدك أن تحتفظي بنصيبي من السرير ، اتفقنـا ؟ | 
| Sanırım sende kalmasını isterdi. Öğretmen Hye Jin yani. | Open Subtitles | أعتقد أن المعلمة هي جين تفضل أن تحتفظي بها | 
| Büyük bir tabak almanı istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تحتفظي بالصينية الكبيرة | 
| Bunu almanı istiyorum, tamam mı? | Open Subtitles | أُريدُك أَنْ تحتفظي به، حسناً؟ | 
| Bilmiyorum ve öğrenene kadar da sakin kalmanı ve bunu kendine saklamanı istiyorum. | Open Subtitles | لا أعلم و حتى أعلم , أريدكِ أن تبقي هادئة و أن تحتفظي بهذا الأمر لنفسكِ | 
| Mikhail hiç bir sırrını söyledi mi ya da bir şey saklamanı istedi mi senden? | Open Subtitles | هل وَثق بِكي ميخائيل مِن قبل او طلب منكِي أن تحتفظي بأية أسرار ؟ | 
| - Tamam, bu enerjinin birazını da sonraya sakla. | Open Subtitles | حسناً من الأفضل أن تحتفظي بالقليل من ذلك للاحقاً | 
| Şakalarınızı kendinize saklamak istememenizin nedenini anlayabiliyorum. | Open Subtitles | انا لااستطيع ان ارى لماذا لم تحتفظي بهذه النكت لنفسك. | 
| En iyisi bu sizde kalsın, Matmazel. | Open Subtitles | أعتقد أنه من الأفضل أن تحتفظي بهذة يا آنستي | 
| Kesinlikle, işte bu yüzden saklaman için onu sana vermiştim. | Open Subtitles | بالضبط , لذلك أعطيتها لك حتى تحتفظي بها ولكني أعرف مالذي أريد فعله الآن 00: | 
| Umarım o atletleri kendine saklarsın. Ne tesadüf. | Open Subtitles | دوروثي شو، أقول أن تحتفظي بهؤلاء الرياضيين لنفسك | 
| Bu arada, benim sırrımı saklamalısın, yoksa başım belaya girer, tamam mı? | Open Subtitles | وفي هذه الأثناء... يجب أن تحتفظي بسرّي هذا، وإلا سأقع في مشاكل، موافقة؟ | 
| Hayatım, hayatım, lütfen 5 dakikalığına da olsa paranoyak tavırlarını kendine saklasan? | Open Subtitles | عزيزتي، أيمكنك ولو لخمس دقائق أن تحتفظي بمخاوفك لنفسك؟ | 
| O yüzden, orada bir bebek varsa kesinlike doğurmalısın. | Open Subtitles | إذا كان هناك طفل في جوفك بالتأكيد يجب أن تحتفظي به | 
| - Sır saklayabilir misin? | Open Subtitles | أيمكنك أن تحتفظي بسر؟ لا | 
| Bir tanesini kendine saklamalıydın. | Open Subtitles | كان عليك انت تحتفظي بواحده لنفسك |