| Anladığım kadarıyla Meryton'daki Philips teyzenizi çok sık ziyaret ediyorsunuz. | Open Subtitles | أنت تزورين خالتك السيدة فيليبس فى البلدة بأنتظام كما فهمت |
| Gece yarısı böyle büyü dükkânlarını sık ziyaret eder misin? | Open Subtitles | هل تزورين مكتبات غامضة بعد منتصف الليل في أغلب الأحيان؟ |
| Kahire'yi daha önce ziyaret etmemenize çok şaşırdım. | Open Subtitles | انا مندهشة انكِ لم تزورين القاهرة قبل ذلك |
| Yani hastanedeki teyzeni ziyarete geldiğinde hemşirelerle mi çıkıyordun? | Open Subtitles | اذا عندما كنت تزورين عمتك بالمشفى كنت تقضين وقتك مع الممرضات؟ |
| Merak etme, birkaç arkadaşını ziyarete gittiğini söyledim seni sıkıştırabileceği hiçbir şey söylemedim. | Open Subtitles | لا تقلقي. لقد أخبرته بأنك تزورين بعض الأصدقاء فقط لأغطي جميع القواعد |
| - Peki madem eski kocanızı görmeye gitmediniz, o sıralar Ardsley'de ne yaptınız? | Open Subtitles | ماذا كنتِ تفعلين طوال هذه الساعات في اردسلي إن لم تكوني تزورين زوجك؟ |
| Hapiste babanızı ziyaret etme nedeniniz neydi? | Open Subtitles | هل يمكنني أن أسألكِ لماذا كنتِ تزورين والدكِ في السجن؟ |
| Oradaki tek şey Calvar Mezarlığı, belli ki bir mezarı ziyaret ediyordun anne babanın mezarı değildi elbette. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الموجود هناك هو مقبرة من الواضح انك تزورين قبر احد ما ليس من قبور الاهل بالطبع |
| Ameliyat masasında ölmesine izin verdiğin adamın mezarını ziyaret ediyordun. | Open Subtitles | كنت تزورين قبر الرجل الذي مات على طاولة عملياتك |
| Sen mezarlığı ziyaret edip Birlik'in güvenli evinde saklanıyorsun. | Open Subtitles | أما أنت تزورين المقابر وتختبئين في مآمِن الاتّحاد. |
| Kendini burada arada bir erkek arkadaşını ziyaret ederken görebiliyor musun? | Open Subtitles | هل ترين نفسكِ تزورين خليلكِ بين الحين والآخر هنا ؟ |
| Sen mezarlığı ziyaret edip Birlik'in güvenli evinde saklanıyorsun. | Open Subtitles | أما أنت تزورين المقابر وتختبئين في مآمِن الاتّحاد. |
| Yoksa Kutsal Fatima abidesini ziyaret ediyormuş gibi olmasın. | Open Subtitles | ليس وكأنك تزورين ضريح فاطمة المقدس |
| Kocam farkeder. - Aileni ziyaret edeceğini söyle. | Open Subtitles | سيلاحظ زوجي ذلك - قولي أنكِ تزورين العائلة - |
| Daha sonra başka birinin zihnini ziyaret ettiğini fark ettim. | Open Subtitles | -مؤخراً أدركتُ أنكِ كُنت تزورين .. فى عقل شخصٌ آخر... |
| Şehirdeki her yoga salonunu ziyaret mi edeceksin? | Open Subtitles | هل سوف تزورين كل ستديو يوغا في البلدة |
| Kibarlık olsun diye ziyarete gelmediğini biliyorum. | Open Subtitles | اذن اعرفك انك لا تزورين رحمة من قلبك |
| Sanırım birisini ziyarete geldin? | Open Subtitles | -أجل، فهمت أنك تزورين أحداً ما -أجل |
| Birini ziyarete mi geldiniz? | Open Subtitles | هل تزورين أحداً؟ |
| Yedinci katta birini ziyarete mi geldiniz? | Open Subtitles | تزورين أحد في السابع؟ |
| - Peki madem eski kocanızı görmeye gitmediniz, o sıralar Ardsley'de ne yaptınız? | Open Subtitles | ماذا كنتِ تفعلين طوال هذه الساعات في اردسلي إن لم تكوني تزورين زوجك؟ |