| Pekala, seni eğlendirmek için neler yapabiliriz bakalım. | Open Subtitles | يجب أن نرى ما يمكننا إبتكاره لأجل تسليتك. |
| Sizi eğlendirmek için elimizden geleni yapmamız gerekiyor o halde. | Open Subtitles | يجب أن نفعل أفضل ما لدينا لنزيد من تسليتك. |
| -Sizi eğlendirmek zorunda değilim. | Open Subtitles | -ليس من واجبي تسليتك -افعل ذلك! |
| Tanrım, Benjamin, onlar insan. Kendi eğlencen için onlara çöp giydiremezsin. | Open Subtitles | يا آلهي ،أنهم بَشر لا يمكنك أن تجعلهم أن يرتدوا نفايات لـ تسليتك الخاصة |
| İzlemesi eğlenceli olur belki ama senin eğlencen kısa süreli olacağa benziyor. | Open Subtitles | ربما يكون مٌسلياً مشاهدة هذا لكن تسليتك ستكون قصيرة الأمد |
| Buraya seni eğlendirmek için toplanmadık. | Open Subtitles | لسنا هنا من أجل تسليتك |
| Seni eğlendirmek için süsleyecek değilim. | Open Subtitles | لن أزخرف الكلام لمجرد تسليتك |
| Biliyor musun, seni şu yeni eğlencen konusunda tebrik etmedim sanırım ? | Open Subtitles | أتعرفين؟ لا أظن أنني هنأتك بشكل ملائم على تسليتك الجديدة |