| Evinin dağıtılmasını görmek istemeyecek her eş gibi davrandım. | Open Subtitles | تصرّفت مثل أيّ زوج فقط الذي لم يرد رؤية بيته تحطّم. |
| Serseri gibi davrandım. Kırgın değilim. | Open Subtitles | تصرّفت كالنذل أمس لا أكنّ أيّ ضغائنٍ لها |
| Dün gece saygısızca davrandım, bu yüzden onu görmem lazım. | Open Subtitles | لقد تصرّفت بقلّة إحترام ليلة البارحة، لذا يجب عليّ أن أراها |
| Sonra da sanki biz suçluymuşuz gibi davrandı. | Open Subtitles | فحكمت علينا بأبد من النهم للدماء، ثم تصرّفت وكأنّنا الملومون. |
| Yapabileceğin tek şeyi yaptın. Bir centilmen gibi davrandın. | Open Subtitles | لقد فعلت الشيء الوحيد الذي بوسعك لقد تصرّفت كرجل محترم |
| Nicole sanki böyle davranılmaya alışıkmış gibi karşılık verdi. | Open Subtitles | نيكول) تصرّفت).. تصرّفت وكأن الوضع إعتيادي، وكأنها إعتادت على هذا النوع من المعاملة. |
| Daha önce uygunsuz davrandığımı biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنى تصرّفت بشكل غير لائق من قبل |
| Dünyanın en aptal insanıymışım gibi davrandım. | Open Subtitles | تصرّفت مثل الأبله الأكبر في العالم. |
| Bugün tam bir göt gibi davrandım. Özür dilerim. | Open Subtitles | أعترف، تصرّفت كالمعتوه اليوم أنا آسف |
| Biraz, düşüncesizce davrandım sanırım. | Open Subtitles | وأظن أني ربما تصرّفت بعجالة |
| İçimden geldiği gibi davrandım. | Open Subtitles | تصرّفت وفق الإندفاع. |
| Bak, dün sana kötü davrandım. | Open Subtitles | اسمع، لقد تصرّفت بحماقة الأمس |
| - Ben ne zaman böyle davrandım? | Open Subtitles | -متى تصرّفت هكذا؟ |
| Bak ben tam bir pislik gibi davrandım. | Open Subtitles | انصتي، أنا... تصرّفت كوغد |
| Kalan hayatım boyunca Jack Walser gibi davrandım. | Open Subtitles | لبقيّة حياتي تصرّفت مثل (جاك والسر) |
| Ama kendinden emin, cesur bir şekilde davrandı ama derinlerde derinlerde aynı senin gibiydi. | Open Subtitles | وأجل تصرّفت بكلّ ثبات ورباطة جأش ولكن... في أعماقها... كانت بالضّبط مثلك |
| Şunu gördün mü? - Evet. - Sanki ben yokmuşum gibi davrandı. | Open Subtitles | لقد تصرّفت وكأنّي لستُ موجوداً. |
| Ama nerede olduğumu bile bilmiyormuş gibi davrandı. | Open Subtitles | لكنها تصرّفت كما لو أنها تجهل مكاني |
| Erkek gibi davrandın. Beni neredeyse ikna edecektin. | Open Subtitles | لقد تصرّفت كأنّك الرجل وكنت قد بدأت بإقناعي |
| Sonra aptalca davrandın. Niye öyle oldu? | Open Subtitles | ثم بغتة تصرّفت بحمق وجئتني، ماذا جرى؟ |
| Nicole sanki böyle davranılmaya alışıkmış gibi karşılık verdi. | Open Subtitles | نيكول) تصرّفت).. تصرّفت وكأن الوضع إعتيادي، وكأنها إعتادت على هذا النوع من المعاملة. |
| Pişmanlık içinde seni ve sana nasıl davrandığımı düşünüyorum. | Open Subtitles | أفكّر فيكِ وكيف تصرّفت أنا وندمي. |