| Azıcık da babana bak. Yemek pişir, terliklerimi getir. | Open Subtitles | من اجل التغيير يُمْكِنُكِ أَنْ تَعتني برجلكَ العجوزِ وان تطبخي لي وتحضري لي حذائي |
| Sana başını sokacak bir yer verdim diye bana yemek pişirmek zorunda değilsin. | Open Subtitles | فقط لإني اعطيك سقفاً فوق رأسك لايعني انه يجب عليك ان تطبخي ليّ |
| Domuz ayağının yanında karalahana pişirmedin mi? | Open Subtitles | ألم تطبخي حبات الكالو مع كرات لحم الخنزير ؟ |
| onun gibi pişirebilir misin? | Open Subtitles | هل يمكنك أن تطبخي مثلها؟ |
| Kurabiye pişireceksin, güzel, pahalı, taze çiçekler alacaksın gerekirse, yıllarca burada yaşamış şeker tatlısı insanlarla ilgili güzel hikâyeler uyduracaksın. | Open Subtitles | سوف تطبخي البسكويت سوف تذهبي لشراء اغلى واجمل الورود الطازجة ، ربما سوف تقومي بصنع |
| - Yemek yapar mısınız? | Open Subtitles | -هل تطبخي بنفسك؟ |
| Hayır. Benim için yemek yapmanı istemiyorum. | Open Subtitles | لا، لا أريدُكِ أن تطبخي من أجلي |
| Yanlarına yaklaşma. Yemek pişir, temizlik yap. Uyu. | Open Subtitles | فقط تطبخي وتنظفي وتنامي |
| Tamam al, sen pişir. | Open Subtitles | حسنا، يمكنكِ أن تطبخي |
| Ona bir şeyler pişirmek, ya da onu banyo ettirmek ya da onu traş etmek zorunda olmadığını söylemiştim sana. Hiçbir şey yapman gerekmiyor. | Open Subtitles | قلت لك ليس عليك أن تطبخي له أو تحمميه أو تحلقي له |
| Aslında başkasının mutfağında yemek pişirmek çok zordur. | Open Subtitles | ,الأمر حقاً عسير, كما تعلمين .أن تطبخي في مطبخ شخص ما سواكِ |
| Anneler gününde yemek pişirmek zorunda değilsin. | Open Subtitles | لا يفترض أن تطبخي في عيد الأم |
| Domuz ayağının yanında karalahana pişirmedin mi? | Open Subtitles | ألم تطبخي حبات الكالو مع كرات لحم الخنزير ؟ |
| Yemekler pişireceksin! | Open Subtitles | يجب عليك ان تطبخي |
| # Yemek yapar ve hikaye anlatırsın # | Open Subtitles | *تطبخي و تخبري قصة* |
| - Kimse senden yemek yapmanı istemedi. | Open Subtitles | -لا أحد طلب منك أن تطبخي |