| Yeteri kadar problemim yok sanki Catherine bana Dük'ün çalınan altınlarını veriyorsun. | Open Subtitles | , وكأنه ليس لدي مشاكل كافيه , كاثرين تعطينني ذهب الدوق المسروق |
| Neden pizza dükkanındaki çocuğun resmini bana veriyorsun? | Open Subtitles | لماذا تعطينني صورة للطفل من مطعم البيتزا ؟ |
| Hiç hesaplamadığım cevaplar veriyorsun. | Open Subtitles | انت تعطينني اجابات لا يمكنني حسابها |
| Neden aşırı doz vermiyorsun ya da merdivenlerden aşağı falan itmiyorsun! | Open Subtitles | لم لا تعطينني جرعة زائدة لأموت أو تدفعينني من أعلى السلم؟ أو أي طريقة أخرى ؟ |
| Silahını bana verir misin? Beni vurmayacaksın. | Open Subtitles | هلا تعطينني مسدسك، إنك لن تقتليني |
| Bana aşk tavsiyesi mi veriyorsun? | Open Subtitles | هل تعطينني نصيحه عن المواعده ؟ |
| Neden öylece elime veriyorsun ki? | Open Subtitles | اللعنة، لماذا تعطينني شيئا كهذا؟ |
| Hayatımı nasıl yaşamam için bana öğüt mü veriyorsun? | Open Subtitles | تعطينني محاضرة عن كيف أعيش حياتي ؟ |
| Cidden bana kariyer tavsiyesi mi veriyorsun? | Open Subtitles | هل تعطينني نصائح مرتبطة بالعمل حقاً؟ |
| Bardak mı? Bana bardakları mı veriyorsun? | Open Subtitles | تعطينني الاكواب؟ |
| Bana bir hediye veriyorsun çünkü... | Open Subtitles | وأنت تعطينني هدية بسبب... |
| Bana izin mi veriyorsun? | Open Subtitles | تعطينني الإذن |
| Çünkü uyku hapı var ve sorunuma yardımı olduğu halde vermiyorsun. | Open Subtitles | نعم ، لأنكِ لا تعطينني الحبوب على الرغم من توافرهم وسيحلوا مشكلتي |
| Yani bana sadece John'un dosyasını vermiyorsun. | Open Subtitles | إذًا لا تعطينني الملف لأجل (جون) فحسب. |
| Yani bana sadece John'un dosyasını vermiyorsun. | Open Subtitles | إذًا لا تعطينني الملف لأجل (جون) فحسب. |
| - Bana bir çeyrek verir misin? | Open Subtitles | هلا تعطينني ربع دولار؟ |
| Bana numaranı verir misin? | Open Subtitles | لم لا تعطينني رقم هاتفك؟ |
| Bana bir şans verir misin? | Open Subtitles | ربما تعطينني فرصة |