| Yapacak hiç bir şey kalmadı,... ..sadece yeni öğrencim genç Moac'ın hayatını kurtarabildim. | Open Subtitles | لكنى حاولت إنقاذ حياة مواك الصغير ، أحدث تلاميذى |
| Geçen dönemden bir öğrencim... | Open Subtitles | اوه, احد تلاميذى من الفصل الاخير. |
| öğrencilerim yardım etti. İkinci sınıf öğretmeniyim. | Open Subtitles | ساعدنى تلاميذى على اعداده فأنا ادرس الصف الثانى |
| Benim öğrencilerim, arkadaşlarım. Ne düşündüklerini biliyorum: "Ne bilirsiniz ki?" | TED | إنهم تلاميذى ، أصدقائى . أنا أعرف بما يفكرون : " لكنكم لا تعرفون . " |
| öğrencilerimden ikisi, devlet statüsüne seçildi. | Open Subtitles | اثنان من تلاميذى تم اختيارهم على مستوى الدوله |
| Tanrı aşkına o benim öğrencilerimden biri. | Open Subtitles | كراب), هيا, هل ستفعل ؟ ) إنه إحدى تلاميذى بحق المسيح |
| Öğrencilerimi etkilemene o zaman izin veremezdim. | Open Subtitles | لم أضعك هنا لتلوثى تلاميذى وقتها |
| Kendisi en kötü öğrencim! | Open Subtitles | انه اسواء تلاميذى) |
| öğrencilerim gibi konuştun. | Open Subtitles | أنت تحدثين ضجه مثل تلاميذى |
| Bunlar öğrencilerim. | Open Subtitles | و هؤلاء هم تلاميذى |
| Tüm öğrencilerim...20 alır. | Open Subtitles | أصبح تلاميذى كلهم ... عشرون |
| Sen öğrencilerimden biriydin. | Open Subtitles | ! لقد كُنت أحد تلاميذى |
| öğrencilerimden. | Open Subtitles | من تلاميذى |
| Öğrencilerimi şimdi anlıyorum. Hiç bu kadar eğlenmemiştim. | Open Subtitles | أفهم تلاميذى الآن |