| Aristokrasiden geldiğini biliyorum. ve senin öğrencin olduğunu. | Open Subtitles | أنا أعرف أنه ينحدر من أصل أرستقراطي و بأنه كان تلميذك |
| Hocam ben işe yaramaz biriyim öğrencin olmayı hak etmiyorum... | Open Subtitles | معلمي انا فشلت ربما انت اخترت خيار خاطئ بأن اكون تلميذك |
| Peki, bay çok bilmiş! O senin öğrencin. | Open Subtitles | حسنا يا سيد المعرفة ها هو تلميذك |
| Aslında, senin yanında tokat eğitimi çalışmak istiyorum. Senin tokat çırağın olmak istiyorum. | Open Subtitles | في الواقع ، أريد تعلم الصفع تحت وصايتك أريد أن أكون تلميذك في تعلم الصفع |
| Joseph Gargery, çırağınız olan bu genci sizden teslim almak üzere bir teklif getirdim. | Open Subtitles | جوسيف جارغري) , انا جئت لهنا لأقدم لك عرضاً) ليحررك من هذا الشاب , تلميذك جوسيف جارغري) , انا جئت لهنا لأقدم لك عرضاً) ليحررك من هذا الشاب , تلميذك |
| O da senin öğrencindi, değil mi? | Open Subtitles | فهو تلميذك جدا , أليس كذلك؟ |
| Öğrencinle antrenman yapmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أتدرب قليلا مع تلميذك |
| Öğrenciniz Chih-hao'nun ...bu yarışmadaki tüm başarısı ...ona verdiğiniz eğitime bağlandı. | Open Subtitles | نجاح هاو تلميذك شية في هذه المنافسة كل نسب إلى تدريبكه. |
| öğrencin iskelede başkalarına iftira ediyor. | Open Subtitles | تلميذك ازعج الاخرين على الرصيف |
| Amca senin öğrencin, benim adamımı yaraladı. | Open Subtitles | عمى لقد أذى تلميذك بعض من زملائى |
| Beni öğrencin yapma olayına ne diyorsun şimdi? | Open Subtitles | إذا ماذا تقول ؟ حول جعلك مني تلميذك ؟ |
| Belki de öğrencin olduğumu gerçekten hatırlasaydın olabilirdin. | Open Subtitles | ربما إن تذكرت فعلاً كوني تلميذك |
| Senin öğrencin bana hocalık ediyor. | Open Subtitles | تلميذك أصبح معلمي |
| Asıl senin öğrencin beni küçük düşürdü. | Open Subtitles | تلميذك جلب لي العار |
| O da senin öğrencin miydi? | Open Subtitles | هل كان تلميذك ؟ |
| Ben artık öğrencin değilim... | Open Subtitles | انا لم أعد تلميذك بعد الأن |
| Umurumda değil Ah Yeow senin ilk öğrencin olmalı. | Open Subtitles | انا لا اكترث (ياو) يجب ان يكون تلميذك الاول |
| öğrencin olmak istemiyorum. | Open Subtitles | تلميذي أنا لا اريد أن أكون تلميذك... |
| İşte çırağın. | Open Subtitles | إليك تلميذك |
| Sevgilin tıpkı Liam Sutter gibi öğrencindi. | Open Subtitles | صديقتك تماماً كما كان (ليام سوتر) تلميذك |
| Öğrencinizim. İlk, en harika ve en iyi Öğrenciniz. | Open Subtitles | أنا تلميذك ، أول و أعظم تلميذ تلميذك الأفضل |
| Onlardan uzakta kal, Benim öğrencim Benim gözbebeğim değilsin. | Open Subtitles | إبتعد عنه , إنه تلميذي أنا وليس تلميذك أنت |