| Yani tarihöncesi kabadayılığının tadını çıkar çünkü burayı terk ettiğinde her şey bitecek. | Open Subtitles | تمتّع بلحظتك من التبجّح البدائى لأنّه بعد مغادرتك هذا المكان ستنتهى |
| Evet öyle. Etkisi sürüyorken adrenalinin tadını çıkar. | Open Subtitles | نعم ، أنتَ كذلك تمتّع بالأدرينالين الذي يمرّ بداخلك |
| Hala sürerken tadını çıkar. | Open Subtitles | تمتّع بمـا حظيت به أثنـاء دوامه |
| Devam ederken keyfini çıkar çünkü asla sonsuza kadar sürmez. | Open Subtitles | تمتّع بمـا حظيت به أثنـاء دوامه لأنـه لم يحدث أبداً |
| Gecenin keyfini çıkar, Şerif Yardımcısı. | Open Subtitles | . تمتّع بما بقيّ من ليلتك، أيُّها النائب |
| İçerdeki Profesörümüz, sessiz olup yolculuğun tadını çıkarın. | Open Subtitles | بروفيسورنا الذي في الداخل, الرجاء الهدوء تمتّع بالجولة |
| - Gecenizin tadını çıkarın, Bay Dallas. - Teşekkürler. | Open Subtitles | تمتّع بمسائك سّيد دالاس شكرا لك |
| Üniversite, atmosferik bilimdeki en yeni beşinci prototipi yokederken, size günah mekanınızda iyi eğlenceler dilerim. | Open Subtitles | تمتّع بذنوبك بينما الجامعة تُحطّم الخمس الأكثر النماذج إبداعـاً من العلم الجوّي. |
| Siz kahvenizin keyfini çıkarın efendim ben de o sırada size arkadaşımın kedisi hakkında komik bir hikaye anlatayım. | Open Subtitles | تمتّع بقهوتك، سيّدي، بينما سأحكي قصّة قطّ صديق لي |
| California ev yapımı yemeğinin tadını çıkar. | Open Subtitles | تمتّع بطعام الكاليفورنيا البيتي |
| Konuşmanızın tadını çıkar. Sabah ara beni. | Open Subtitles | تمتّع بحديثك اتصل بي صبيحة الغد |
| Yeni yolunun tadını çıkar. | Open Subtitles | تمتّع بشركتك الجديدة. |
| NOT Hediyenin tadını çıkar. | Open Subtitles | بي إس تمتّع بالهدية |
| tadını çıkar Frankie, bunu sen ödedin. | Open Subtitles | تمتّع به ، يا (فرانكي) ، لقد دفعت من أجله |
| Kızartmaların tadını çıkar. | Open Subtitles | تمتّع بك يقلّي. |
| Oynadığın oyunun tadını çıkar. | Open Subtitles | تمتّع باللعبة التي تلعبها |
| Hayatının bu dönemi senin için yeterince hızlı akmıyor olabilir ama hazır son bulmamışken keyfini çıkar. | Open Subtitles | أنصت، أدرك أن هذا جزء من حياتك قد لا يتحرك بسرعة كافية لك لكن تمتّع بمـا حظيت به أثنـاء دوامه |
| Soğuk duşunun keyfini çıkar. | Open Subtitles | تمتّع بدشك البارد |
| keyfini çıkar tamam mı? | Open Subtitles | تمتّع به، موافقة؟ |
| - Gecenizin tadını çıkarın, Bay Dallas. | Open Subtitles | تمتّع بمسائك سّيد دالاس شكرا لك |
| Hala yapabiliyorken tadını çıkarın. | TED | تمتّع بذلك مادام متاحا. |
| Okulun tadını çıkarın. | Open Subtitles | تمتّع بوقتك في المدرسة |
| Pekâlâ, bunu hücredeki beylere açıklarken iyi eğlenceler. | Open Subtitles | حسناً، تمتّع في شرح ذلك للفتيان الذين في النزنزانات |
| Size ufak bi gösterim olacak keyfini çıkarın | Open Subtitles | لدي متعة صغيرة لك، تمتّع. |