| Orada seni kaldırımın kenarında yaka uçları kırmızı olan, koyu siyah palto giymiş bir arabacının sürdüğü küçük bir araba bekliyor olacak. | Open Subtitles | حيث ستجد عربة صغيرة تنتظرك هناك يقودها زميل يرتدى جاكيت اسود ثقيل, بياقة بها احمر. |
| Vandenberg olmaz. Basın sizin orada olmanızı bekliyor. | Open Subtitles | ليس فاندربيرج، فوسائل الاعلام تنتظرك هناك |
| Basın sizin orada olmanızı bekliyor. | Open Subtitles | ليس فاندربيرج، فوسائل الاعلام تنتظرك هناك |
| ABD biletleri odabaşı masasında sizi bekliyor. | Open Subtitles | هناك تذاكر للولايات المتحدة تنتظرك هناك ، على طاولة البواب |
| Ambara git. Seni bekliyor. | Open Subtitles | اذهب إلى الحظيرة ، كارولين تنتظرك هناك |
| Seni Roseland'da bekliyor. Baksana, ışıkları gördün mü? | Open Subtitles | هي تنتظرك هناك. |
| Ablanız sizi orada bekliyor. | Open Subtitles | فإن أختُكَ تنتظرك هناك |
| Arabanız hemen şurada bekliyor hanımefendi, şurada. | Open Subtitles | سيارتك تنتظرك هناك سيدتي هناك |
| Ve şu anda orada seni bekliyor Jack. | Open Subtitles | وهي تنتظرك هناك يا "جاك" |
| Sizi bekliyor. Şu taraftan. | Open Subtitles | هي تنتظرك هناك |
| Isabelle' bekliyor. | Open Subtitles | إيزابيل) تنتظرك هناك) |