| Yani, bir arkadaşımla, Topher'la, arabayla dolaşıyorduk. | Open Subtitles | كنت اقود السياره و اتجول مع احد اصدقائي، توفر. |
| Topher buda senin küçük şakalarından biri olmasa iyi olur burada Danny Reyes olduğun iddia eden bir çocuk var Danny Reyes Lockton'dan. | Open Subtitles | توفر , كان من الافضل أن لا أكون من ضمن مزاحك يوجد طفل هنا يدّعون أنه داني رايز داني رايز , من لوكتون رنين أجراس؟ |
| Topher, korkarım bunların tekrar yapılması gerekiyor. | Open Subtitles | توفر جميع هذه النسخ بحاجة الى إعادة تدقيق على ما أخشى |
| Buzz'ın adını ne zaman ağzıma alsam Topper gidiyor. | Open Subtitles | وكل مرة أذكر بها إسم باز يتوقف توفر عن التصرف |
| Şimdi, Topper'ı bu görevde bunun için istiyoruz. | Open Subtitles | والآن نحن بحاجة الى توفر من أجل المهمة وذلك بسبب صفته هذه |
| Hey Toofer, bir çocuğa Fubu marka bir şey alabilir miyim? | Open Subtitles | هيه .. توفر .. هل أستطيع أن أشتري لطفل "فوبو " ؟ |
| Topher, Bay Ambrose'u arıyordum. | Open Subtitles | توفر , أنا أبحث عن السيد أمبـروز |
| Dinle... Topher'ın beni sandalyeye koyması gerekiyor. | Open Subtitles | أسمعي أحتاج توفر ليضعني على الكرسيّ |
| Kimin elinden çıktığını biliyorum. Topher Brink. İcatlarından biriyle hep karşılaşmak istemişimdir. | Open Subtitles | أعرف من فعلها إنه (توفر برينك) تمنيت دوماً أن أقابل هذا العالم |
| Topher size, hizmetinizden yararlanabilmek için neden bu kadar ileri gittiğimizi açıklayacak. | Open Subtitles | توفر) هنا ليوضح) لماذا قمنا بإختراق جهازك للوصول إليكِ واحصول على خدماتك |
| Öyle şeyler ilginizi çekiyorsa tabi. Topher ile Penthouse'da verdiğimiz bir partide tanıştık. | Open Subtitles | إن كان هذا ما يعجبك. و قد التقينا ب"توفر" في واحد من بيوت "بينتهاوس". |
| Topher, üstlerine atlamayacaksan hepsiyle ilgilenmek istiyorum. | Open Subtitles | "توفر" إن لم تقفز اليهم. سوف أقوم بذلك بنفسي معهم جميعاً. |
| Topher bir dahaki takılmamızı organize etmekle meşgul. | Open Subtitles | توفر مشغول بالتخطيط لمغامرتنا التالية |
| Savaşta bizim filomuzun başında Topper Harley olacak. | Open Subtitles | وأريد أن يكون توفر هارلي مرشد الوحدة الى المعركة |
| Başarıyı sağlamak için Topper Harley'e ihtiyacımız var. | Open Subtitles | ولكي نضمن نجاح العملية نحن بحاجة الى توفر هارلي |
| Amiral Benson hakkında bir şey söyleyemem, ama Topper Harley ellerimizin arasında. | Open Subtitles | -لا أستطيع الحصول على أي شيء من العميد بنسون لكن توفر يلعبها جيداً |
| Hey Liz, ben, Lutz, Toofer ve Josh garsonların ninja gibi giyindiği bir bara gidiyoruz. | Open Subtitles | "أنا و " لتز " و " توفر" و "جوش سنذهب لتلك الحانة التي فيها النادلات يلبسون مثل النينجا |
| Toofer bizi siyahi, eşcinsel ve ineklerce kontrol edilen bölgelerden geçirebilir. | Open Subtitles | (توفر) يمكنه أن يمر بنا خلال أحياء السود, والشاذين, والمعقدين نفسياً. |
| Yani gitmek istediğimden değil ama yumurtaları kendinin temin edip etmediğini bilmek istiyorum. | Open Subtitles | لا أريد الذهاب، هذا ما أقصده، لكني أريد أن أعرف إذا كانت توفر البيض بنفسها. |
| Şu anki tedaviniz size zaman kazandıracak... az ya da çok,... ama hepsi bu. | Open Subtitles | أثناء المعالجة استطعت أن توفر بعض الوقت.. ربما الكثير، وربما القليل. ولكنك امام الامر الواقع الان. |
| Şu anki ekonomide şu mesaj da önemli: Bahçeler, aileler için önemli bir ekonomik tasarruf sağlıyor. | TED | لكن في ظل الاقتصاد الراهن، أعتقد من المهم أن ننشر هذه الرسالة، أن الحدائق أيضًا توفر مدخرات اقتصادية مهمة للعائلات. |
| Kuvvetli bir altyapı,belediyelerin... ...hem altyapıyla hem de sosyal ihtiyaçlarla... ...başa çıkması için maliyetten tasarruf yolları sağlayabilir. | TED | مشاريع البنية التحتية الذكية يمكن أن توفر سبل توفير التكاليف للبلديات للتعامل مع البنية التحتية والحاجات الاجتماعية. |
| Çünkü sonuç olarak hepimiz insanız ve beyinlerimiz bir spektrumda deneyim sunar. | TED | لأننا حسب التحليل النهائي: جميعنا بشر توفر لنا أدمغتنا سلسلة من التجارب. |
| Bu havalı şeyler hem para tasarrufu yapıyor, hem de kirliliği azaltıyor. | TED | وهذه صنائع رائعة بالفعل فهي توفر المال، وتقلل التلوث. |
| Ama kitap kılıfının içinde bir zarf var. Kitap kapağıın altında bir reklam var. Mavi bir balina için 30 günlük risksiz deneme teklifi sunuyor. | TED | ولكن القضية تحت السترة، وهذا الغطاء أسفل الكتاب، السترة، وهذه الدعاية والتي توفر تجربة 30 يوم مجانية للحوت الازرق. |
| Modern gece görüş gözlükleri tam karanlıkta bile görüş sağlar,.. | Open Subtitles | مناظير الرؤية الليلية الحديثة توفر الرؤية في الظلام الدامس تقريباً |
| İyi çalışmaları desteklemek için öğretmenlere birlikte çalışmaları için uygun ortam sağlıyorlar. | TED | كما توفر المناخ المناسبالذي يمكن المدرسين من العمل معا لخلق ممارسات جيدة. |