ويكيبيديا

    "تُرك" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bırakılmış
        
    • kalmış
        
    • kalan
        
    • bırakılan
        
    • bırakıldı
        
    • geride
        
    Bu bana bırakılmış ve üzerinde senin parmak izlerin var. Open Subtitles تُرك هذا لي، وبصمات أصابعكِ منتشرة عليه.
    O işaret, Depo ajanları bulsun diye orada bırakılmış. Open Subtitles الرمز تُرك هناك تحديداً ليتم ايجاده عن طريق عملاء المستودع
    Dolayısıyla tüm ifadesini geri çekti böylece Adams şahitsiz kalmış oldu. Open Subtitles وقام بالإنسحاب من القضية كُليًا و أدام تُرك بدون أي شهود
    Araba ona çarptıktan sonra uzun süre yol kenarında kalmış. Open Subtitles بعد أن صدمته سياره تُرك فى الشارع لفتره طويله
    Geriye kalan eşyalar varsa, derhal cesedi teşhis etmek için kullanın. Open Subtitles إذا تُرك هناك أي شيء , إستخدموها في التعرّف على الجثث
    Amis'in evine bırakılan alette herhangi bir parmak izi yok. Open Subtitles لا بصمات على الجهاز الذي تُرك في منزل ايمس
    Sonunda saçını çatalla kesmeye bırakıldı ki yapılacak iş değil. Open Subtitles تُرك وهو يحاول قص شعره عن طريق الشوكة و الذي بالتأكيد لايمكن القيام به
    Bu radyo cep evrende biz bulalım diye bırakılmış. Ama frekans göstergesi sıkıştırılmış. Open Subtitles لقد تُرك لنا هذا الراديو في الجيب الكوني لكن قرص المُوالفة قد تمّ تعليقه.
    Nereden geldiğimizi, kim olduğumuzu, veya evrenimizin varoluşunu açıklayan bir not olmadan, kapı önüne bırakılmış bir bebek gibi. Open Subtitles كطفل لقيط تُرك على عتبة أحد المنازل دون أي ملاحظة لتدلنا من أين أتينا؟
    Nehrin kıyısında bırakılmış kancalardan kimse şüphelenmeyecektir. Open Subtitles لن يشكّ أحد في طُعم صيد تُرك في قاع النهر
    Güneşin altında bırakılmış süt kabı gibi kokuyordu. TED كانت مثل وعاء حليب تُرك في الشمس.
    Açık bırakılmış ve şifresiz. Open Subtitles تُرك مفتوح وغير محمي بكلمة سر.
    Bunun anlamı, cesedi bir günden fazla çatıda bırakılmış. Open Subtitles بالتالى تُرك على السطح لاكثر من يوم
    Elinde zor durumda kalmış bir şirket ve işe yaramaz aşılarla dolu depolarla kalakalmış. Open Subtitles و تُرك مع شركة تصارع على البقاء و مستودعات مليئة بلقاح غير صالح للإستعمال
    Ben fındık kalmış mı diye bakmaya gidiyorum. Open Subtitles سأذهب و ارى اذا كان تُرك أي جوز
    Centilmen rolü oynama yeteneği ona kalmış ama bir kere daha fakir biriymiş. Open Subtitles لقد تُرك وهو يستطيع ...ان يؤدي شخصية الرجل النبيل لَكنه اصبح مرة اخرى فقيرً وضيع
    Bunların tamamı pasifize olmuş volkanlardı, geriye kalan eski çekirdekleriydi, Sahra'nın ortasında, Dünya'nın yaşayan iskeletini gördüğümü hissetiyordum. TED وكانت قد جُردت بعيداً كلها، وكل ما تُرك هو باطنها القديم، وفي وسط الصحراء، شعرت وكأنني أرى الأرض في جلدها العاري.
    Eğer Hawes burda kalan tek şerifse, hangi karakola bağlı çalışıyordu? Open Subtitles إن كان هوز هو الوحيد الذي تُرك هنا فما هي المحطة التي كان يعمل منها؟
    Kullanılmadan bırakılan böyle bir bodrumda, 15 yıl veya hatta 20 yıl önceden kalan izler bulunurdu. Open Subtitles قبو كهذا تُرك ولم يعبث فيه ستكون هناك بصمات ترجع لـ 15 وحتى عشرين سنة
    Pusetinde bir başına bırakılan altı aylık bebeğine bir şey olmamış gibi görünüyor. Open Subtitles وإبنها الذى يبلغ من العمر 6 أشهر ، والذى تُرك وحيداً فى عربته ويبدو أنه لم يُؤذى
    Ya ocak açık bırakıldı ve su taştı. Open Subtitles كما لو أن الموقد تُرك يعمل وأن الماء تبخر
    Tabii terk edilme sorunu olur. Owen dayakçı babasının ellerine bırakıldı. Open Subtitles نتحدث عن مشاكل هجر تُرك (أوين) ضحية بين يدي أبيه المؤذية
    Çünkü birden fazla vesileyle geride bırakılmak iyi bir duygu değil. Open Subtitles لأني كشخص تُرك كثيرا في أكثر من مناسبة إنه شعور سيء

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد