| Hava yastığında kan var. İçindeymiş ve ölmediği kesin. | Open Subtitles | ثمّة دماء على الكيس الهوائي لقد كان بداخلها، حسناً |
| Ne kadar çok kan var! Bu kadar kanayınca ne yapıyorsun? | Open Subtitles | ثمّة دماء كثيرة، ماذا تفعل حين تكون هنالك دماء كثيرة؟ |
| Mutlu sevgililer günleri. Dişinde biraz kurumuş kan var. | Open Subtitles | عيد حب سعيد ثمّة دماء جافّة على أسنانك |
| Dostum, her yerde kan var. | Open Subtitles | ثمّة دماء في كلّ أرجاء المكان. |
| Her yerde kurt adam ve vampir kanı var. | Open Subtitles | ثمّة دماء في كلّ مكان لمذؤوبين ولمصّاصي دماء. |
| Caroline... Sisteminde vampir kanı var. | Open Subtitles | (كارولين)، ثمّة دماء مصّاص دماء في جسده. |
| Bu tarafa! Burada kan var! Bu taraftan gitmişler! | Open Subtitles | هناك، ثمّة دماء ذهبتا مِنْ هذا الاتّجاه |
| Şurada kan var, dostum. | Open Subtitles | يا صاح , ثمّة دماء |
| - Şurada kan var ve Beth gitmiş. - Bakın. | Open Subtitles | (ثمّة دماء , و قد اختفت (بيث - انظر - |
| Gömleğinde kan var ama. | Open Subtitles | لكن ثمّة دماء على قميصك. |
| Vücudunda vampir kanı var gibi görünüyor Jesse. | Open Subtitles | يبدو أنّ ثمّة دماء لمصّاص دماء في جسمك يا (جيسي). |