| "İyi deneme Fred". Fred! Buraya Moloztaşların başındaki sorunu konuşmaya geldim. | Open Subtitles | محاولة لطيفة يا فريد فريد , لقد جئت للحديث حول مشاكل عائلة روبل |
| - Arkadaşımla konuşmaya geldim, kanunsuzla değil. | Open Subtitles | من أنا جئت للحديث إلى صديقي، ليس الاقتصاص. |
| Po, seninle Yeşim Sarayı'ndaki Noel kutlaması hakkında konuşmaya geldim. | Open Subtitles | بو "، لقد جئت للحديث معك " بشأن العيد الشتوي في " قصر " جيد |
| Po, seninle Yeşim Sarayı'ndaki Noel kutlaması hakkında konuşmaya geldim. | Open Subtitles | بـــو "، لقد جئت للحديث معك " بشأن العيد الشتوي في " قصر " جــيــد |
| Buşeyleri takip Seninle konuşmak için geldim . | Open Subtitles | هذا يتماشي مع الموضوع الذي جئت للحديث معك فيه. |
| - Sana altın yıldız vereceğim ama buraya çok çok daha ciddi bir şey konuşmak için geldim. | Open Subtitles | تستحق نجمة ذهبية لكني جئت للحديث إليك عن شيئ جاد جداً |
| Bu sebeple konuşmaya geldim. | Open Subtitles | هذا ما جئت للحديث عنه |
| Sadece konuşmaya geldim. | Open Subtitles | لقد جئت للحديث. |
| Ben... Sizinle konuşmaya geldim. | Open Subtitles | أنا جئت للحديث إليك |
| Walden ile konuşmaya geldim de. | Open Subtitles | (جئت للحديث إلى (والدن حقاً؟ |
| Barışı konuşmak için geldim ben. | Open Subtitles | جئت للحديث في سلام |