| Çünkü seni çok çekici buluyorum ve ne zaman istersen- | Open Subtitles | لأنني أَجِدُك جذّاب جداً و في أي وقت أن تريد |
| Bence bu tatlı, masum ve çok çekici genç bayana bir özür borçlusun. | Open Subtitles | أعتقد بأنك مدين لهذه السيده البريئة بإعتذار جذّاب جداً رغم ذلك أعتذر لشابة |
| Yani, çok... - ...çekici ve kızıl saçlı olsa? | Open Subtitles | أَعْني، إذا هو هَلْ كَانَ عِنْدَهُ شَعر أحمر جذّاب جداً؟ |
| Sana seksi olduğumu düşündürtmekten daha iyi işlerim var. | Open Subtitles | نعم , لدي أمور لاعملها افضل من محاولة جعلك تفكرين بأنني جذّاب |
| bence çok etkileyici teşekkürler. | Open Subtitles | لقد أحببته يا سّيد شنيبلي إعتقدت بأنّه كان جذّاب جدا شكرا لك |
| Saldırganlığa eğilimin var, ama bunu çekici buluyorum. | Open Subtitles | لديك ميل لأن تكون عدوانياً قليلاً لكني أجدك جذّاب |
| Michel, bazı kadınların, onu bu yüzden çekici bulduğunu söylüyor. | Open Subtitles | يَقُولُ ميتشل بَعْض النِساءِ جِدْه جذّاب بسبب ذلك. |
| Başım bacaklarının arasındaydı çünkü seni çok çekici buluyorum. | Open Subtitles | حَسناً، رأسي كَانَ بين سيقانِكَ. . لأن أَجِدُك جذّاب جداً. |
| Bir keresinde bana babanı cinsel açıdan çekici bulduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | أخبرتني أنت عندما فكّرت أبّاك كان جذّاب جنسيا. |
| Belki de çok çekici olduğumu düşünüyor. Ve senin benim gibi bir adamı elde edemeyeceğini düşünüyor. | Open Subtitles | ربّما يعتقد أَني جذّاب جداً ولا يمكنك الحصول على رجل مثلي |
| Pekala,belki onu çok fazla çekici bulmadın ama.. | Open Subtitles | حَسناً، رُبَّمَا لَم تجِديه جداً جذّاب لكن |
| Sen izlemiyorken, oldukça çekici olabilirim. | Open Subtitles | فبوسعي أن أكون جذّاب للغاية إذا لم تراقبني |
| Elbette çekicisin. çekici olmadığını kim söyledi? | Open Subtitles | بالطبع أنتَ جذّاب من قال بأنّك لستَ كذلك؟ |
| çekici, iyi giyimli, ilk adımı attığı için puan da kazandı. | Open Subtitles | جذّاب, انيق, وكسب نقاط اضافيه من اخذه زمام الأمور. |
| İçinde ne kadar agresif ve çekici değilsen, dışında da öylesin. | Open Subtitles | عدوانيّ وغير جذّاب من الخارج، و من الداخل. |
| Sadece geçmişinde benden çok daha iyi vücuda sahip böyle seksi bir erkek olacağını sanmıyordum. | Open Subtitles | إنه فقط أنني لم أكن أفكر أن ماضيها به رجل جذّاب و الذي بطريقةِ ما أفضل منّي في الشكل |
| Evet, boşa geliyor ama Hamptons'a bir seksi cerrah daha gelse fena olmaz. | Open Subtitles | أجل، رحلة بلا طائل، ولكن لا ضير أبداً من وجود جرّاح جذّاب آخر بالبلدة. |
| Duygularım açısından ikiye bölündüm, senin için çok üzülüyorum ve seni çok etkileyici buluyorum. | Open Subtitles | أن مشاعري منقسمة الى ...شعور بالأسف عليك واجِدُك جذّاب جداً |
| Çok cazip bir teklif, ama maalesef, uygulanabilir değil. | Open Subtitles | حسناً, إنه منصبٌ جذّاب جداً، ولكنه لسوء الحظ, غير عمليّ. |
| Alex'i severim, bilirsin. Yani, o Alex Fletcher. Çok ateşli. | Open Subtitles | اسمعي، أنا أحب (أليكس)، أعني، إنه (أليكس فليتشير)، جذّاب للغاية |
| Melodi gayet yerindeydi, uzun saçlı. Oldukça akılda kalıcı! | Open Subtitles | لا يوجد خطأ في اللحن أيّها الفنان إنه جذّاب |
| Seni çok Yakışıklı buluyormuş. Sende doğuştan bir dansçılık olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | تعتقد بأنك رجل جذّاب وتقول بأنك تتسم بسمات راقص |
| Evet... terk ettim, çünkü çünkü, büyüleyici bir Prens'e aşık oldum. | Open Subtitles | حسناً.. لقد غادرت بسبب.. لأنني أحببتُ أميراً جذّاب. |
| Bilirsin işte, hiçbir çekiciliği olmayan, açık renk tenli, iyi giyimli ama bir orospu çocuğu kadar çirkin biri dediler. | Open Subtitles | حسناً، أتعرف، لقد قالوا، أن , رجُلاً غير جذّاب جداً يرتدي جيداً، ولكنه قبيح وابن عاهرة |