| Sokaklarda kan akmalı. | Open Subtitles | "حانت ساعة جريان الدم بالشوارع" |
| Sokaklarda kan akmalı. | Open Subtitles | "حانت ساعة جريان الدم بالشوارع" |
| Soğutucu kamyon. Katil, soğuk bir ortam istiyor. kan akışını yavaşlatmak için. | Open Subtitles | شاحنة مبرّدة، يحتاج لبيئة باردة ليبطئ جريان الدم |
| Geçen hafta sağ tarafa kan akışını sağlamaya yardım edecek bir alet yerleştirdik. | Open Subtitles | لذا، الأسبوع الماضي وضعنا شيئا ليساعد على تحويل جريان الدم للجزء الأيمن. |
| Umarım kafatasındaki basıncı azaltarak kan akışını sağlayabiliriz. | Open Subtitles | ونتمنى بتقليل الضغط على الدماغ نستطيع إعادة حركة جريان الدم فيه |
| Bu demektir ki çıkık ayağına kan akışını engelliyor, yani çıkığı düzeltmeliyim. | Open Subtitles | حسنًا؟ وهذا يعني أن الكسر قد أوقف جريان الدم إلى رجلك |