| fakat işler ters gittiğinde neler olduğunu hepimiz biliyoruz. | TED | ولكننّا جميعاً نعرف ما الذي يحصل عندما يحدث خطأ ما. |
| Hangisini seçerdiniz? Tekrar, kolay bir seçim, çünkü hepimiz biliyoruz ki şimdi sonradan daha iyidir. | TED | ماذا ستختار؟ مجدداً، قرار سهل، لأننا جميعاً نعرف أن الآن أفضل من لاحقاً. |
| Pekala, bu kadar dramatik bir olay görmemiştim, ama hepimiz biliyoruz ki, senin beynin bizimkilere göre biraz farklı donatılmış. | Open Subtitles | لم أرى حالة درامية هكذا ولكننا جميعاً نعرف أن دماغك ذو تركيب مختلف عن أدمغة بقيتنا |
| Kadının ne kadar güvenilir olduğunu hepimiz biliyoruz. | Open Subtitles | حسناً، نحنُ جميعاً نعرف كيف اعتمدت عليها |
| Kadının ayyaş bir baş belası olduğunu hepimiz biliyoruz. | Open Subtitles | ولكننا جميعاً نعرف أن المرأة سكّيرة لأقصى الحدود |
| Büyük oynamanın nasıl bir şey olduğunu hepimiz biliyoruz. | Open Subtitles | نحن ندرك ذلك نحن جميعاً نعرف مدى خطورة الأمر |
| hepimiz biliyoruz ki sen günah namına epey bir şey yaptın. | Open Subtitles | سيغفر لك اثامك الان , نحن جميعاً نعرف ما فعلتة من اثام |
| OK, Prens Valium bir hap, hepimiz biliyoruz. | Open Subtitles | حسناً، نحن جميعاً نعرف أن الأمير " فاليوم " أخرق |
| Sanırım bir pratisyen için emsallerinin takdirini almanın ne kadar önemli olduğunu hepimiz biliyoruz. | Open Subtitles | أفترض أننا جميعاً نعرف كم هو مهم... بالنسبة للطبيب أن يحصل على الإشادة نظير تميزه. |
| Başına neler geldiğini hepimiz biliyoruz. | Open Subtitles | حسناً، نحن جميعاً نعرف ما حدث له |
| - Ne yaptığını hepimiz biliyoruz - Ne demek istiyorsunuz? | Open Subtitles | . نحن جميعاً نعرف ما الذي فعله - ما الذي تتحدث عنه ؟ |
| Onun hakkında ne hissettiğini hepimiz biliyoruz. | Open Subtitles | حسناً، نحن جميعاً نعرف شعوركِ تجاهه |
| Bunun anlamını hepimiz biliyoruz. | Open Subtitles | نحن جميعاً نعرف معنى هذا |
| Bak burada kimin hatalı olduğunu hepimiz biliyoruz. | Open Subtitles | نحن جميعاً نعرف من هو المذنب |
| Evet, görüyorsun işte, Gabriel'in kuralını hepimiz biliyoruz. | Open Subtitles | أجل، أترين، نحن جميعاً نعرف قانون (جابريل). |
| Ona ne olduğunu hepimiz biliyoruz. Evet. | Open Subtitles | ونحن جميعاً نعرف ما حل بها. |
| Çünkü hepimiz biliyoruz ki Yüce Alan Farragut'un çözemeyeceği bir sorun olamaz. | Open Subtitles | لأننا جميعاً نعرف بأنّه لا توجد مشكلة لا يستطيع حلّها (آلين فاراغوت) العظيم |
| Anna, Edith'in Londra'ya gittiğini söyledi. Nedenini hepimiz biliyoruz galiba. | Open Subtitles | تقول (آنا) إن (إديث) ذهبت إلى (لندن) وأعتقد أننا جميعاً نعرف السبب |
| Nasıl olduğunu hepimiz biliyoruz, Albay Darcy. | Open Subtitles | نعم، نحن جميعاً نعرف كيف (تحصل الأمور أيها العقيد (دارسي |
| Miller'ın kim olduğunu ve yaptıklarını hepimiz biliyoruz. | Open Subtitles | "نحن جميعاً نعرف من هو "ميلـر |