| Aramızda daha fazla cinsel münasebet olamayacağından bana kendisi söyledi. | Open Subtitles | لانه اخبرني بأنه لن يكون بيننا علاقه جنسيه بعد الان |
| Geçmişinden de belli ki kadınlara karşı ciddi şekilde cinsel ilgin var. | Open Subtitles | من الواضح أنه من خلال سيرتك الجنسيه لديك أكبر علاقات جنسيه في النساء أكثر من الرجال |
| Jeremy, anneni cinayetle suçlayan kadınla cinsel ilişkiye girdiğini kabul etmeni istiyorum. | Open Subtitles | جيرمي أحتاج ان تعترف انك على علاقه جنسيه مع امراة تتهم والدتك لاتكابها جريمة قتل |
| Balayında ilk seks yaptığım kişi, Santino adında bir adam oldu. | Open Subtitles | اول ممارسه جنسيه لى فى شهر العسل مع رجل يدعى سانتيانو |
| seks davalarında, laboratuarda incelemeye alırlar. | Open Subtitles | إرتباط بقضايا جنسيه إنهم دائما يجرون إختبارات معمليه على الملابس |
| Soruyu sorabiliriz. seksi bir duruma dönüştürebiliriz. | Open Subtitles | سنضعها فى مواقف جنسيه تحاكى الواقع الفعلى |
| Burası erotik film izlemek için yapılmış resmen. | Open Subtitles | من الواضح أن المغزى منها مشاهدة سينما جنسيه |
| -50 bin dolar. Ayrıca genç arkadaşlarıma cinsel deneyimleri için ayarlama yapacaktı. | Open Subtitles | بالإضافه الى أن يقيم رجلى هنا علاقه جنسيه مع فتاته |
| Babam beni size getirdiğinde çok hastaydım ve hastalığım cinsel temelliydi. | Open Subtitles | عندما أحضرني أبي اليك ، كنت مريضه جدا بأمراض جنسيه |
| Ve uydu kanallarında da hiçbir dümen çevirmeden bir domuzla cinsel ilişkiye girmek zorunda. | Open Subtitles | و القمر الصناعى علاقة جنسيه كاملة مع خنزير |
| Ama şimdi, Rich, kızına karşı cinsel istek duyduğunu itiraf ediyor. | Open Subtitles | لكن الآن . الوقت الراهن ريتش اعترف بوجود مشاعر جنسيه تجاه ويتني |
| Görünüşe göre, bu bir cinsel taciz kursu. | Open Subtitles | ظاهريا يبدو وكان العمل يسبب مضايقه جنسيه |
| Örneğin bir müdürün cinsel lütufa karşılık size terfi vermeye söz vermesi. | Open Subtitles | مثال, عندما يعدك المدير بإعطائك ترقيه مقابل خدمه جنسيه |
| Işığı aç, Charlie. Yemeğimi yiyene kadar seks oyunu yok. | Open Subtitles | اشعل الأضواء ياتشارلي لا ألاعيب جنسيه قبل الاكل |
| Herhalde berberlerin hoşlandığı garip bir seks oyunu bu. | Open Subtitles | من يدرى ربما هى عاده جنسيه غريبه يتمتع بها الحلاق |
| Evlilik sadece hayvansı içgüdüleri tatmin etmek, seks oyunları oynamak demek değildir. | Open Subtitles | ليس هذا عن الزواج ، الحيوان يشتهي لألعاب جنسيه غريبة. ليس كثير ا عن من يكون الكــلب ومــن حنفية الحريق اللّيلة. |
| Geceleri sesini duyuyorum. seks telefonu operatörü. | Open Subtitles | انا اسمعها في الليل انها تجري مكالمات جنسيه |
| Bu fotoğraflar kadınları seks objesi olarak gösteriyor. | Open Subtitles | تلك الصور مذّله تجعل النساء و كأنها أدوات جنسيه |
| Anlaşılan, bu gece muhteşem bir heteroseksüel seksi yapacağız. | Open Subtitles | ما هذه المفاجأه . سنحصل على منحه جنسيه اليوم .. |
| Ee, siz bu Mil'de koşmaya ve ekstra seksi hale gelmeye hazır mısınız? | Open Subtitles | اذا انتم السيدات مستعدون للركض في الميل وتحصلون علي اثاره جنسيه اضافيه |
| Niye? Eğer Jesse ve Chester'sanız belki biz size erotik zevk verebiliriz. | Open Subtitles | ( اذا كنتما ( جيسي ) و ( شستر ربما نعطيكما متعة جنسيه |
| 250 bin Filipinli denizci var. Dünyadaki her milletten fazla. | Open Subtitles | هناك 250.000 بحار فلبيني أكثر من أي جنسيه في العالم |
| Burada seksist sözcükler kullanılmasına müsaade edemezsin. Git ve mahvet onu. | Open Subtitles | لايمكنك أن تدعي تفرقة جنسيه كهذه تحدث هنا اذهبي ونالي منه |