| Jordana romantik olarak adlandırılabilecek her yerden nefret eder. | Open Subtitles | جوردانا تكره آي مكان من الممكن وصفه بالرومانسي |
| Ancak Jordana'nın benimle son kez konuşmasının üstünden iki ay geçti. | Open Subtitles | لكن مضى شهران منذ آخر مرة تحدثت معي جوردانا |
| Döndüğü zaman görüyorum ki, yüzü Jordana'nınkine hiç benzemiyor. | Open Subtitles | و عندما تتلفت أرى وجهها يختلف تماما عن وجه جوردانا |
| Jordana geçen geceki randevunun neyle uğraşarak geçtiğini anlattı bana. | Open Subtitles | قال لي جوردانا ما نزل على تاريخك الليلة الماضية. |
| Bu noktada Jordana ve Michelle devreye giriyor. | Open Subtitles | هذا هو المكان الذي جوردانا وميشيل المجيء. |
| Jordana'ın doğmayan çocuğunu da mı? | Open Subtitles | جوردانا وأبوس]؛ [س] الطفل الذي لم يولد بعد؟ |
| Jordana Geist kendi işini bitirmeyi başardı. | Open Subtitles | حسناً، (جوردانا جايست) تتمكن من إنجاز عملها |
| Jordana Bevan'ın tek gerçek kusuru, kümeler hâlindeki egzaması. | Open Subtitles | عيب (جوردانا بيفان) الوحيد هو معاناتها من نوبات متقطعة من الإكزيما |
| Jordana'yla sevişerek, hocaları aşağılayarak, ...ve zayıflara kabadayılık ederek harikulade ataç iki hafta geçirdik. | Open Subtitles | أنا و (جوردانا) قضينا أسبوعان رجعيان رائعان من المغازلة و إهانة المدرسين و مضايقة الضعفاء |
| Sevgili Jordana, bana muhteşem vücudunu keşfettirdiğin için teşekkürler. | Open Subtitles | عزيزتي (جوردانا) أشكرك لأنك سمحت لي بإكتشاف جسدك الرائع |
| Mesele, Jordana'ya bu Graham mevzusundan bahsedip bahsetmeyeceğimdi. | Open Subtitles | السؤال كان، هل أخبر (جوردانا) بأمر جراهام؟ |
| Jordana'nın annesinin ölebileceği ve ebeveynlerimin evliliği dağılmaya başladığından beri durum çok daha tatsızdı. | Open Subtitles | الأمور أصبحت أقل تسلية بعدما علمنا أن والدة (جوردانا) ستموت و زواج والدي بدأ يتهاوي |
| Bu yüzden köpeğinin annesinden önce ölmesi, Jordana'nın yararınaydı. | Open Subtitles | و إنه لمن مصلحة (جوردانا) أن يموت كلبها قبل أن تموت والدتها |
| Jordana'nın köpeğini zehirlememe gerek kalmamıştı, ...çünkü Jordana'nın köpeğine tren çarpmıştı. | Open Subtitles | لم تعد هناك حاجة لتسميم كلب جوردانا لأن كلب (جوردانا) قد صدمه قطار للتو |
| Jordana'yla aramızdaki gerilimin kaybolduğunu hissedebiliyordum. | Open Subtitles | بإمكاني الشعور أن التوتر بيني و بين (جوردانا) قد إنزاح |
| Jordana'yı gözettiğin, zorlu döneminde yanında olduğun için teşekkür ederim. | Open Subtitles | أشكرك لإهتمامك بـ (جوردانا) و لإجتيازك النار معها |
| Jordana'yla annesi hakkında, ortada sadece iki olası sonuç olduğu için konuşmamıştım. | Open Subtitles | لم أتحدث مع (جوردانا) بشأن والدتها لأن هناك نتيجتان محتملتان فقط |
| Havanın karardığı ve bir kızı Jordana sandığım olanı. | Open Subtitles | الحلم حيث كان الظلام و قد أخطأت (جوردانا) بفتاة أخرى |
| "Jordana, seni seviyorum. Bebeklerini, seninle evlenmeyi istiyorum." | Open Subtitles | "جوردانا أنا أحبك، أريد أطفال منك. |
| - Jordana Spangler. - Jordana Spangler kim? | Open Subtitles | (جوردانا سبنغلر) - من هي (جوردانا سبنغلر)؟ |
| Breckyn ve Jordanna'yı aramalıyım. | Open Subtitles | "اوه , يجب أن أصل بـ"بركين" و "جوردانا |