| Buradan çıkar çıkmaz doğruca Bölge-13'e gideceğim. ve o piçin işini bitireceğim. | Open Subtitles | حالما أخرج من هنا، سأتوجه مباشرة إلى الحيّ 13 وأقضي على هذا السافل نهائياً |
| Buradan çıkar çıkmaz doğruca Bölge-13'e gideceğim. ve o piçin işini bitireceğim. | Open Subtitles | حالما أخرج من هنا، سأتوجه مباشرة إلى الحيّ 13 وأقضي على هذا السافل نهائياً |
| Herneyse, çıkar çıkmaz bir iş bulacağım. | Open Subtitles | على أية حال, سأحصل على وظيفة حالما أخرج من هنا |
| Bu kapıdan çıktığım an teklif geçerliliğini yitirir. | Open Subtitles | العرض ينتهي الصلاحية حالما أخرج من الباب |
| Buradan çıktığım an Walker kafama kurşunu sıkmak için bir bahane uyduracak. | Open Subtitles | حالما أخرج من هنا سيختلق (ووكر) سببًا لوضع رصاصة في رأسي. |
| İncilden fırlama gibi oldu buradan çıktığımda destansı ve geniş kapsamlı bir şekilde bir sürü kişiyi öldüreceğim için uygun da oldu. | Open Subtitles | كم هذا التصوّر إنجيليّ وملائم، بأنّي على الأرجح سأقتل أناسًا كثيرين على نحوٍ ملحميّ وشامل حالما أخرج من هنا. |
| Seni havuzdan çıkar çıkmaz arayacaktım. | Open Subtitles | سأتصل بكِ حالما أخرج من بركة السباحة |
| Buradan çıkar çıkmaz elimden gelen her şeyi yapacağım. | Open Subtitles | حالما أخرج من هنا ، سأبذل مابوسعي |
| Onu şimdi arayacağım ve buradan çıkar çıkmaz onunla konuşmak istediğimi söyleyeceğim. | Open Subtitles | -بخصوص (ميشيل ).. سوف أتصل بها حالاً وأُخبرها أنّني أريد التحدث معها حالما أخرج من هنا |
| buradan çıkar çıkmaz. | Open Subtitles | . حالما أخرج من هنا |
| İzyan'ı buradan çıkar çıkmaz izleyeceğim. | Open Subtitles | "الانتفاضة" ، سأراه حالما أخرج من هنا |
| Bu gerçekten, hapisten çıktığımda, beni koca ceplilerin arasına katabilir. | Open Subtitles | لكن أعتقد حقاً أنّه سيصطحبني لـ"فات بوكيت سيتي" حالما أخرج من السجن. |
| Dışarı çıktığımda mahalleye geri döneceğim. | Open Subtitles | حالما أخرج من هنا، فسأعود إلى العمل، |