Ama ikinci bir şansın olsaydı her şeyi farklı yapacağına dair kendine söz verdiğini biliyorum. | Open Subtitles | لكنى... أعلم أنك وعدت نفسك أنك لو حصلت على فرصة ثانية لقمت بالأمور بشكل مختلف |
Çünkü zaten ikinci bir şansın vardı ama onu öldürdü. | Open Subtitles | لأنك حصلت على فرصة ثانية وهو قتلها |
Aramızdaki tek fark, senin ikinci bir şansın oldu. | Open Subtitles | الفرق هو, انك حصلت على فرصة ثانية. |
Ama sonra ikinci bir şansım oldu tıpkı senin olduğu gibi. | Open Subtitles | لكني حصلت على فرصة ثانية ... مثلك أنتِ ... |
Hayır... İkinci bir şansım oldu ve bunu deli gibi kullanacağım. | Open Subtitles | لقد حصلت على فرصة ثانية وسوف أستغلها |
İkinci bir şansım oldu. | Open Subtitles | . حصلت على فرصة ثانية |
İkinci bir şansın olsaydı ne yapardın? | Open Subtitles | ماذا كنت تفعل إذا حصلت على فرصة ثانية ؟ |
İkinci bir şansın var artık. | Open Subtitles | لقد حصلت على فرصة ثانية للتو |