| Yurdu bırak, Eşyalarını topla ve doğru eve git. | Open Subtitles | فلتتركي الفندق، واحزمي حقائبكِ وهلُمِّ للمنزل. أهكذا؟ |
| Siktiğimin kanının son damlasına kadar hepsi atılacak, eğer işine gelmezse kahrolası Eşyalarını toplayıp gidebilirsin. | Open Subtitles | أريد كل قطره لعينه من هذه الدماء خارج بيتي وإذا لم يعجبكِ هذا يمكنكِ ان تحزمي حقائبكِ اللعينه وترحلي |
| Sen Eşyalarını yerleştir bu arada, sonra da araba seni oraya getirsin. | Open Subtitles | بإمكانكِ حزم حقائبكِ وتأتين بعد ذلك إلى هُناك مع السائق |
| Çantalarını topla. Döndüğümde gidiyoruz, tamam mı? | Open Subtitles | .أحزمي حقائبكِ عندما أعود، سنرحل، إتفقنا؟ |
| Anne, bavulunu hazırlıyordum, sanırım diş macunun tamamen bitmiş. | Open Subtitles | ..امي ، كنتُ احزم حقائبكِ ...و نفذَ معجون الأسنان لدينا هل تريدينني ان احضر المزيد من المتجر؟ |
| Anlıyorum hanımefendi, çantalarınızı bulacağız. | Open Subtitles | أفهم لماذا أنتِ محبطة ، سيدتي سنجد حقائبكِ ، أنا أفعل ما بوسعي |
| Yani: Eşyalarını topla, teşekkürler, güle güle. | Open Subtitles | بكلام آخر.. احزمي حقائبكِ, أشكرك, وإلى اللقاء. |
| Bu akşam Eşyalarını toplayıp yarın sabah ilk iş evden ayrılmanı istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تحزمي حقائبكِ الليلة، وتغادري في الصباح الباكر. |
| Şimdi git Eşyalarını toparla, yola düş ve bir daha sakın geri geleyim deme. | Open Subtitles | لذا أحزمي حقائبكِ و أمسكي الطريق و لا تعودين إلى هنا إطلاقاً |
| Beni iyi dinle, Eşyalarını toplayıp hemen kız kardeşine gitmeni istiyorum. | Open Subtitles | اسمعي، أريدكِ أن بحزم حقائبكِ واذهبي لمنزل أختكِ حالاً |
| Eşyalarını sabah alırsın. | Open Subtitles | ستحصلين على حقائبكِ في الصباح. |
| - Eşyalarını topla. | Open Subtitles | ماذا ؟ أحزمى حقائبكِ |
| Annushka, iyi ki evdesin. Eşyalarını topla. | Open Subtitles | (آنوشكا)، جيد أنكِ لا زلت في البيت إحزمي حقائبكِ |
| Annushka, iyi ki buradasın. Eşyalarını topla. | Open Subtitles | (آنوشكا)، جيد أنكِ لا زلت في البيت إحزمي حقائبكِ |
| Eşyalarını toplamalısın. | Open Subtitles | عليكِ أن تحزمي حقائبكِ |
| Eşyalarını topladım. | Open Subtitles | لقد حزمت حقائبكِ |
| - Biliyorum, sadece... Daha Eşyalarını toplamamışsın bile. | Open Subtitles | إنّكِ لم تحزمين حقائبكِ حتّى. |
| Bizim için bir suit ayırttım ve Çantalarını taşıması için birini bulurum. | Open Subtitles | حجزت لنا جناحاً و جعلتهم ينقلون حقائبكِ |
| Çantalarını kast etmemiştim. | Open Subtitles | لا أعني حقائبكِ. |
| - Bırak da bavulunu getirsin tatlım. | Open Subtitles | دعي الإنسان الآلي يجلب حقائبكِ عزيزتي |
| - Bagajı açarsanız çantalarınızı alacağım. | Open Subtitles | لو فتحت صندوق السيّارة سأقوم بحمل حقائبكِ |
| Evet, gidiyorsun. Valizlerin toplandı. | Open Subtitles | ستذهبين ، حقائبكِ جاهزة |