"حقيقتنا" - ترجمة من عربي إلى تركي

• gerçeğimiz
• gerçekte
• olduğumuz
• Kim olduğumuzu
• gerçekliğimiz
• buyuz
• gerçeği
• gerçeğimizin
• ne olduğumuzu
• gerçekliğimizi

Bu bizim gerçeğimiz. Eninde sonunda alışacağız.
هذه هي حقيقتنا الآن في النهاية نحن سنعتاد على ذلك

Testler Cimmerialılar'a gerçekte ne olduğumuzu anlamaları için dizayn edildi... ..yeterince ilerleyince bizi görebilmeleri için.
لقد صممت هذة الإختبارات لكى تخبرنا متى سوف يكون السيميريون . متقدمين بما فية الكفاية ليرونا على حقيقتنا

Anlamıyor musun hakkımızdakileri öğrendiklerinde, insanların bizi olduğumuz gibi kabullenmeleri gerekecek.
أنه عندما يعرف الناس حقيقتنا عليهم تقبلنا على مانحن عليه

Sanırım hepimiz Kim olduğumuzu ve hayatta nelere ihtiyaç duyduğumuzu çözmeye başlıyoruz.
أعتقد أنّنا استطعنا معرفة حقيقتنا وما نحتاجه في هذه الحياة

Kısa zaman önce şu andaki gerçekliğimiz hayal bile edilemezdi.
قبل أمد قصير، حقيقتنا الحالية كانت تفوق تصورنا.

Senin için üzülmüyorum. Biz, buyuz. Bu, bizim hayatımız.
‫لا أشفق عليك، ‫هذه هي حقيقتنا وهذه هي حياتنا

Kim olduğumuz hakkındaki gerçeği bilmek istiyorsanız, size göstereceğim.
إذا كنتم ترغبون بمعرفة حقيقتنا سأظهر لكم ذلك

İlk konuşmamı yabancı bir toprakta yapmam değişen gerçeğimizin kanıtı.
ان خطابي هذا للأمريكيين يأتي من دولة أجنبيه هو اختبار لتغير حقيقتنا

Bana öyle geliyor ki, eşimizi seçerken gerçekliğimizi de seçiyoruz.
وخطر لي أيضاً أننا نختار حقيقتنا عندما نختار شخصاً أخر

Bizim gerçeğimiz olan ve en sonunda bizi birbirimizden ayrı düşüren bir yalan.
"كذبة أصبحت حقيقتنا وفرّقت بيننا في النهاية"

gerçeğimiz. Seçeceğimiz tek şey.
حقيقتنا الحقيقة التي اخترناها

Bizim gerçeğimiz gerçekten, şaşırtıyor.
حقيقتنا حقآ مربكه جدآ.

Acele etmen gerek. Doktor, gerçekte ne olduğumuzun farkına varabilir.
يجب أن تسرعي فإن الطبيب يستطيع أن يكتشف حقيقتنا.

Bu gece kesin olarak perdeleri açacağız ve gerçekte Kim olduğumuzu açığa çıkaracağız.
الليلة .. وبشكل نهائي.. سنسحب الستارة ونكشف عن أنفسنا، عن حقيقتنا.

Bu iki yarım kimliğin arasındaki savaş olduğumuz kişi ve davrandığımız kişi arasındaki savaş kazanılamaz.
،المعركة بين هاتين الهويتين حقيقتنا وتظاهرنا، لا يمكن الانتصار بها

Gerçekten Kim olduğumuzu gör. Athar bizim hakkımızda daha fazla şey öğrendiği zaman...
و لتريننا على حقيقتنا و عندما تعلم آثار بشأننا

Özgür olmamızın tek yolu, insanlara Kim olduğumuzu söylemek Clark.
لن نتحرر إلا متى عرف الناس حقيقتنا ياكلارك

Hayır, bizim gerçekliğimiz ama farklar ve sapmalarla.
بل حقيقتنا مه اختلافات و تغييرات

Hayır, hayır, bu bizim gerçekliğimiz.
لا ، لا هذه هي حقيقتنا

Gördün mü? Biz buyuz. Evet.
أترون، هذه حقيقتنا

Senin güzel bir ofisin, benim küçük bir masam olduğu gerçeği, aslında Kim olduğumuzu değiştirmiyor.
ليس لأنك تمتلك مكتب فخم و أنا لا أمتلك مقعداً هذا لا يغير حقيقتنا

İlk konuşmamı yabancı bir toprakta yapmam değişen gerçeğimizin kanıtı.
حقيقة أن أول خطاب لى أوجهه لكم يأتى من قنصلية على أرض أجنبية هى أنها عهد حقيقتنا التى تغيرت

Bizi görmediğin için gözyaşı dökmüyor değilsin... hayır, bizim ne olduğumuzu çok iyi gördüğün için.
غير باكية لا لأنك لا ترانا بل لأنك ترى حقيقتنا جيداً

Kendi gerçekliğimizi tekrar bulmalıyım.
يجب أن أجد حقيقتنا ثانية