| Ayrılmış bir havuz. Köpekbalıkları için, başka bir şey olamaz. | Open Subtitles | . حمام سباحة منعزل لأسماك قرش صغيرة . تحرك قليلاً |
| Bilirsin, manzaralı, güzel bir otel odası, belki bir havuz. | Open Subtitles | ، بعض غرفة الفندق اللطيفة ومنظر جميل، لربّما حمام سباحة. |
| Bilirsin, manzaralı, güzel bir otel odası, belki bir havuz. | Open Subtitles | ، بعض غرفة الفندق اللطيفة ومنظر جميل، لربّما حمام سباحة. |
| Krallık Otel'in havuzu var değil mi? | Open Subtitles | هيي، هناك حمام سباحة في فندق المملكة، صحيح؟ |
| Ve evin dışarısında manzarası olan bir Havuzumuz var. | Open Subtitles | و عِنْدَنا حمام سباحة بمنظر بديع خارج بيتِنا جميل أليس كذلك؟ |
| Bu, Krallık Otel havuzunda meydana gelen üçüncü kaza. | Open Subtitles | هذه بالفعل ثالث حادثة تحدثُ في حمام سباحة فندق المملكة |
| 16 yaşında lise birinci sınıf öğrencisi boş havuza balıklama atlamış. | Open Subtitles | تلميذ كان 16 عاما لمجمع دبي للاستثمار في حمام سباحة فارغ. |
| Bir parçanın hepsi bir emlakçı veya öyle bir şeyden ve sanırım içine bir havuz bile koyabiliriz. | Open Subtitles | انها منسجمة معا من وكيل عقارات او اخر وأفكر اننا سنتمكن من اضافة حمام سباحة |
| Bizim evde bir havuz vardı, ama güzel değildi. | Open Subtitles | كان لدينا حمام سباحة في بيتي, ولكنه لم يكن لطيفا |
| - Şuraya bir havuz koyduktan sonra çok daha hoş olacak, küçük bir misafir evi belki bir film odası. | Open Subtitles | سيكون الأمر أكثر إثارة عندما أضع حمام سباحة هنا و منزل للضيوف ربما غرفة لشاشة عرض |
| Telefon yok, havuz yok, ev hayvanı yok, sigara yok. | Open Subtitles | بدون تليفون,بدون حمام سباحة, بدون حيوانات اليفة, بدون سجائر |
| Peki. Parasını devlet ödeyecekse havuz istiyorum ben! | Open Subtitles | حسناً ، لو كانت الحكومة ستدفع فأنا أريد حمام سباحة |
| Batıda herkesin evinde havuz olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | و لكني اعتقد ان كل شخص في الغرب لديه حمام سباحة في بيته |
| Bir villa, yüzme havuzu, şampanya, bunlar gibi basit şeyler. | Open Subtitles | فيلا و حمام سباحة و شامبانيا أشياء بسيطة كهذه |
| Yaşadığım yerde yüzme havuzu var ve artık bir oda arkadaşım yok. | Open Subtitles | اسمعوا، هناك حمام سباحة حيث أسكن ولم أعد أملك رفيقة بالسكن |
| Orada bir yüzme havuzu var. Biliyorum yüzme seni rahatlatıyor. | Open Subtitles | هناك حمام سباحة هناك و أعرف أن السباحة تريحك |
| Hiç eğlenceli değil. En azından Havuzumuz var. | Open Subtitles | الأمر ليس ممتعاً، على الأقل لدينا حمام سباحة |
| Otel havuzunda bir sorun çıktığı için geldim, eğlenmeye değil. | Open Subtitles | لقد أتيتُ هنا لأنهُ هناك مشكلة في حمام سباحة الفندق، أنا لم أتي هنا للّعِب |
| Doruk noktasi ise, midene bir tekme yemek ve sonra "mod" gubresiyle dolu bir havuza dusmek gibidir. | Open Subtitles | لحظة نهاية الاتصال الجنسي كانه قد تم ركلك في معدتك ثم السقوط في حمام سباحة مليء بقاذورات المود |
| Kendi pislikleriyle dolu bir havuzda sıkışmış iki yunus vardı. | Open Subtitles | كان هناك دولفينان محتجزان في حمام سباحة ممتلئ بفضلاتهما |
| Tercihen Santa Cruz'da büyük bir havuzun içinde. | Open Subtitles | يفضل أن يكون في سانتا كروز في حمام سباحة من الخيار باللبن |
| Bu da ortalama 18 adet olimpik yüzme havuzuna eşittir. | TED | الآن، يعادل هذا حوالي 18 حمام سباحة أوليمبي. |
| -Eğer Harvard'tan atılırsan, Geriye kalan zamanını ailenin sonsuzluk havuzunun yüzeyinde asılı kalarak geçirebilirsin tamam mı? | Open Subtitles | إذا طردت من هارفارد، فيمكنك قضاء بقية حياتك تعوم في حمام سباحة والديك |