| Artık beni hiç arayamazsın, problem çözüldü. | Open Subtitles | لماذا نريد الاتصال بك في الليل ؟ الآن لا تستطيع الاتصال بي على الإطلاق هكذا المشكلة حُلت |
| Köpeğin eve ihtiyacı vardı ben de ona ev buldum. Problem çözüldü. | Open Subtitles | الكلب يريد بيت ، اوجدت له بيت المشكلة حُلت |
| Bu vesileyle aramızda çözülmeyen konular resmen çözüldü. | Open Subtitles | لذا أُعلن أن أية مسائل عالقة بيننا قد حُلت رسمياًً |
| Bay von Bohm ile olan sorunlarınız çözüldü mü? | Open Subtitles | هل حُلت جميع مشاكلك مع السيد فون بوم ؟ |
| ...ve davalarin çogu ilk kirk sekiz saatte çözülür ama kimse yüz milyon saatlik davalardan bahsetmiyor. | Open Subtitles | وبتأكيد معظم القضايا حُلت خلال أول 48ساعة ولكنهم لا يتكلمون أبدا عن الجرائم |
| O ölünce sorun çözüldü diye düşündüm. | Open Subtitles | عندما ماتت اعتقدت أن المشكلة حُلت |
| Şüpheli yakalandı, olay çözüldü. | Open Subtitles | 53صباحاً الموضوع أحتوي، الحادثة حُلت |
| Müzik kesildi. Problem çözüldü. | Open Subtitles | الموسيقة قد أغلقت ، المشكلة قد حُلت |
| Bütün sorunların çözüldü. Tüm dertlerin bitti. | Open Subtitles | حسناً لقد حُلت مشكلتك انتهت كل همومك |
| İnatçılık yapmak istemem ama çözüldü bile. | Open Subtitles | لا أريد أن أبدو عنيداً لكنها قد حُلت |
| Biyoyakıt kullanırız. Sorun çözüldü. | TED | نستخدم الوقود الحيوي! حُلت المشكلة |
| Sorunlarım çözüldü, dostum. | Open Subtitles | مشاكلنا قد حُلت,يا صديقي. |
| Dava çözüldü. | Open Subtitles | القضية .. قد حُلت |
| Ve sorun çözüldü. | Open Subtitles | حسن ، المشكلة حُلت |
| Yüzme havuzu sorunum çözüldü. | Open Subtitles | حُلت مشاكل حوض السباحة. |
| En azından bir problem çözüldü. | Open Subtitles | على الأقل حُلت مشكلة واحدة |
| Gördünmü, sorun çözüldü. | Open Subtitles | إذاً حُلت المسألة |
| Problem çözüldü. | Open Subtitles | لقد حُلت المشكلة |
| Köpek balığı yüzgeci hazırlarız, ve sorun çözülür. | Open Subtitles | سنُعد شوربة اللحم، و حُلت المشكلة. |
| Singijeon Kılavuzunu elimizde olsaydı sorunlarımız çözülmüş olacaktı. | Open Subtitles | إذا كانت لدينا قائمة السنجيون الاصلية، لكانت حُلت جميع مشاكلُنا. |
| Şanlısın. Her şey halloldu. | Open Subtitles | أنت محظوظ لقد حُلت جميع المشاكل |
| Kıyafet sorun çıkarıyor dedin. Ben de sorunu çözdüm. | Open Subtitles | حسناً ،لقد قُلت أن تلك الملابس تُمثل مُشكلة ، لذا فقد حُلت المُشكلة |
| Çok önce suç çözülmüştü. | Open Subtitles | الجرائم حُلت قبل فترة طويلة وكسبناها |