| Sanırım onu hayal kırıklığına uğrattım. Ama yine de tekrar birlikte olmamızı istiyorum. | Open Subtitles | اعتقد اننى خذلتها , ولكنى اريد ان نكون معا |
| Onu hayal kırıklığına uğrattım, Virgil. Ona ihanet ettim. | Open Subtitles | لقد خذلتها,يا فيرجيل,لقد خنتها |
| Ben düşündüğün kişi değilim Oliver. Şehrimizi kurtarmadım, hayal kırıklığına uğrattım. | Open Subtitles | "لستُ الرجل الذي تظنه يا (أوليفر)، ما أنقذت مدينتي، بل خذلتها" |
| Ona yeterince iyi olduğunu söyledim ki gerçekten de öyle ama onu yüzüstü bıraktım çünkü Sheila'yı zorlayamadım işin gerçeği bu. | Open Subtitles | لقد قلت لها بأنها جيدة بما فيه الكفاية و هي كذلك لكني خذلتها لأنني لم أستطع اقناع شيلا و هي الحقيقة |
| Birbirimize arka çıkmamız lazımdı ama ben onu yüzüstü bıraktım. | Open Subtitles | كان يُفترض أن نعتني ببعضنا البعض، لكنني خذلتها |
| Ondan hep en kötüsünü bekledim. Onu yarı yolda bıraktım. | Open Subtitles | لم أتوقع إلا الأسوأ منها. لقد خذلتها. |
| Hayır, hayır. Her şeyi mahvettim onu hayal kırıklığına uğrattım. | Open Subtitles | -لا، لا، لقد أفسدت الأمر، لقد خذلتها |
| En çok korumama gereken kişiyi ise hayal kırıklığına uğrattım. | Open Subtitles | وأكثر شخص وجب أن أحميه... لقد خذلتها |
| En çok korumama gereken kişiyi ise hayal kırıklığına uğrattım. | Open Subtitles | وأكثر شخص وجب أن أحميه... . لقد خذلتها |
| Siobhan bana Sean konusunda güvenmişti ve ben onu hayal kırıklığına uğrattım. | Open Subtitles | لقد وثقت بي (شيفون) مع (شون)، ولقد خذلتها. |
| Onu defalarca hayal kırıklığına uğrattım. | Open Subtitles | خذلتها مرات عديدة. |
| Ben düşündüğün gibi bir adam değilim Oliver. Şehrimizi kurtarmadım, aksine hayal kırıklığına uğrattım. | Open Subtitles | "لستُ الرجل الذي تتوسّمه يا (أوليفر)، إنّي لم أنقذ مدينتي، بل خذلتها" |
| Çünkü bana ihtiyacı varken onu yüzüstü bıraktım. | Open Subtitles | لأنني خذلتها عندما كانت بحاجة لي |
| onu yüzüstü bıraktım, Virgil. Ona ihanet ettim. | Open Subtitles | لقد خذلتها,يا فيرجيل,لقد خنتها |
| Doğru. onu yüzüstü bıraktım. | Open Subtitles | هذا صحيح لقد خذلتها |
| onu yüzüstü bıraktım. | Open Subtitles | أعلم انني خذلتها. |
| Benim hatammış gibi hissediyorum, onu yüzüstü bıraktım. | Open Subtitles | أشعر أنها غلطتي لقد خذلتها |
| Onu yarı yolda bıraktım. | TED | إنني خذلتها |
| Onu yarı yolda bıraktım. | Open Subtitles | لقد خذلتها |
| Çünkü onu yarı yolda bıraktım. | Open Subtitles | لأني خذلتها |
| ...aklıma annem geldi ve Onu hayal kırıklığına uğrattığımı düşündüm. | Open Subtitles | لكنى فضلت افكر فى امي واحسست انني خذلتها |