| Otoyol devriyesi, savcılık ve Sahil Güvenliğini koordine ettim. | Open Subtitles | دورية الطريق السريع , مكتب المدعى العام وخفر السواحل |
| Otoyol devriyesi haftada bir gelir. | Open Subtitles | دورية الطريق السريع تأتي مرة في الأسبوع |
| Spence'i değil. Otoyol devriyesi. | Open Subtitles | ليس سبنس، دورية الطريق السريع. |
| Otoyol Yaya Devriyesi. Bir araştırma yapıyorum. | Open Subtitles | آسف, دورية الطريق السريع أنا أقوم بعملية فحص |
| Özür dilerim. Otoyol Yaya Devriyesi. | Open Subtitles | آسف, دورية الطريق السريع |
| Artık Otoban Devriyesi onu aldı. | Open Subtitles | دورية الطريق السريع لهاها الآن. |
| Otoyol devriyesi. Açın, lütfen. | Open Subtitles | دورية الطريق السريع افتح الباب من فضلك |
| Otoyol devriyesi Randolph'ın Monte Carlo'sunu az önce bozulmuş halde I-45 üstünde buldu. | Open Subtitles | دورية الطريق السريع وجدت للتو سيارة (راندولف) الـ"مونت كارلو" معطلة على طريق "آي 45". |
| Sergeant Haynes mi, Otoyol devriyesi. | Open Subtitles | ، (معي الرقيب (هاينز من دورية الطريق السريع |
| Otoyol devriyesi Gorski'nin aracını terk edilmiş halde bulmuş. | Open Subtitles | لقد وجدت دورية الطريق السريع سيّارة (غورسكي) مهجورة |
| Otoban Devriyesi, az önce bunu getirdi. | Open Subtitles | دورية الطريق السريع ، أحضرت هذا تواً. |
| Oliver Dunne'nın arabası Otoban Devriyesi tarafından bulundu. | Open Subtitles | سيارة (أوليفر دان) قد وُجدت للتو من قبل دورية الطريق السريع |