| Yapma, Davis'in işportacılıkla ilgili aklına gelen ilk fikir bu mu sanıyorsun? | Open Subtitles | رجاءً.. أتعتقدين أن هذه أول فكرة جاء بها (ديفيدس) وهو في الحمام؟ |
| - Tamamdır. Peki, Zack, Davis, uğradığınız için sağolun. Şimdi gitseniz iyi olabilir, çünkü son gelişinizde işler biraz... | Open Subtitles | حسناً ، يا (زاك) و (ديفيدس) ، شكراً لقدومكما والآن لربما يجب أن ترحلا ، لأنه أخر مرة |
| Davetsiz geldik afedersin, Davis. Zavk'e sürpriz bir doğumgünü partisi hazırlamak istiyorum ve... | Open Subtitles | نأسف للدخول يا (ديفيدس) ، ولكن ، اسمعني لقدكنتأفكربشأنمفاجأة(زاك) ،لعيد ميلاده و.. |
| Haikâ, numarasını bırakmış. Al bakalım Davis. Bir kızın telefon numarası böyle bir şey işte. | Open Subtitles | رائع ، لقد تركت رقم هاتفها هاك يا (ديفيدس) ، هكذا تكون أرقام الفتيات |
| Davis iki kızla şansını deniyor. Daha önce hiç toplu kıyım görmediyseniz, ...bu sizin için bir fırsat. | Open Subtitles | (ديفيدس) يجرب حظه على فتاتان هناك ، إن لم تذهبنا إلى مجزرة من قبل ، فهذه أقرب ما ستحصلن عليها |
| Yani Davis kursta sana şov yaptı mı? | Open Subtitles | -أعني هل ذهب (ديفيدس) لدرسك وتباهى أمامك؟ |
| Ama Davis'lerde bir kaç şeyle uğraştım o yüzden önce bir duş almama izin ver. | Open Subtitles | ولكن حدث لي أمور غريبة في منزل (ديفيدس) لذا أعتقد أنني يجب أن أستحم أولاً |
| O zaman bugün şanslı günün olsa gerek çünkü ben, Dave Grohl'un kardeşi Davis Grohl'um. | Open Subtitles | حسناً، لقد صودف أن هذا يوم حظكِ لأني أخ (داف جرول) الصغير.. (ديفيدس جرول) |
| Hiç farketmiş miydin bunu Davis'in adı Davis ve Dave Grohl'un ki ise David? | Open Subtitles | هل صودف أن فكرتِ بان إسم (ديفيدس) هو (ديفيدس) و اسم (داف جرول) هو (دافيد)؟ |
| Şu sandviç konusunda haklıydın. Davis'in kabiliyetini doğru şekilde kullandık ve elimizdeki her şeyi sattık. | Open Subtitles | حسناً، لقد كنتِ محقة حيال أمر الشطار بمجرد أن جعلت (ديفيدس) يستخدم بلاهته بصورة جيدة |
| Bugün, Davis'le tam 75 dolar kazandık. Patron kimmiş bakalım hee? | Open Subtitles | أنا و(ديفيدس) ربحنا 75 دولار لكل منا هذا اليوم. |
| Davis tahlillerini yaptırmamış. | Open Subtitles | ديفيدس لم يحظر لموعده |
| Davis'in o bulanık sulardaki aşk hayatından çok geçtim. | Open Subtitles | حسناً ، الخوض في المياة العكرة لحياة (ديفيدس) العاطفية . |
| Davis, tamam. | Open Subtitles | (ديفيدس) ، أجل .. |
| Tabii Davis'in dairesinde değil. | Open Subtitles | فنحن لسنا بشقة (ديفيدس) |
| Bakın, Davis hâlâ batırmadı. | Open Subtitles | -انظرا ، (ديفيدس) لم يخفق بعد |
| Merhaba, ben Davis. | Open Subtitles | مرحباً ، أُدعى (ديفيدس) |
| Davis seks mi yapmış yoksa? | Open Subtitles | -تتحدثا عن مضاجعة (ديفيدس)؟ |
| Davis'den hâlâ ses çıkmadı. | Open Subtitles | -لا زلت لم يتصل بيّ (ديفيدس ) |
| Davis! Ahbap! | Open Subtitles | (ديفيدس) يا صاح؟ |