| "Oralardaysan ve... o kuşu kafesine tekrar kapatmak istersen, haber ver. | Open Subtitles | لو كنت هناك و تريد إعادة ذلك الطير إلى القفص |
| Bazen o kuşu benden daha çok sevdiğini düşünmeden edemiyorum. | Open Subtitles | أحيانا أراك تحب ذلك الطير أكثر مني |
| Eğer siz ilgilenmeyi bırakırsanız o kuş nereye gider? | Open Subtitles | وأين يذهب مثل ذلك الطير عندما تتوقف عن الاعتناء به؟ |
| Doktor dedi ki, eğer o kuş ikinci makyaj tabakasını da delip geçseymiş cildime kalıcı hasar verebilirmiş. | Open Subtitles | أتعرف، الدكاترة قالوا لو إخترق ذلك الطير الطبقة الثانية من مكياجي كان سيسبب ضرر دائم لـ بشرتي |
| Bu kuş bize mi nişan alıyor? | Open Subtitles | هل ذلك الطير يصوب نحونا يالقرف |
| Bu kuş bitirmeye çalıştığım kitabın ana karakteri. | Open Subtitles | ذلك الطير... إنه شخصية رئيسية في كتاب |
| Mike. Sue'nun şu kuşu kurtardığı zamanı hatırlıyor musun? | Open Subtitles | مايك، أتتذكر عندما أنقذت (سو) ذلك الطير ؟ |
| Bu kuşun muhtemelen bizden fazla yaşayacağını düşünmek çok garip. | Open Subtitles | من الغريب أن ذلك الطير سيُعَمِّر أكثر منا |
| Şu kuş! Fili öldürüyor! Durdurun! | Open Subtitles | ذلك الطير يحاول قتل الفيل أوقفوه |
| Ve olur da alaycı kuş ötmezse | Open Subtitles | وإذا ذلك الطير العندليب Ma3dany : ترجمة مركز نسرين |
| o kuşu göndermesine izin vermeyin. | Open Subtitles | لا تتركوه يحرر ذلك الطير! |
| İnsanlar, o kuş kostümünün içinde kim olduğunu unutmadan önce yani. | Open Subtitles | وبعدها الناس بدأت تنسى من كان يرتدي رداء ذلك الطير |
| o kuş benim tabağımda olsa iyi olurdu. | Open Subtitles | رأس ذلك الطير سيكون جيداً في وعائي |
| Bu kuş senin sesin. | Open Subtitles | ذلك الطير هو صوتك |
| - Kutsal Hitchcock! Bu kuş üstüme sıçtı. | Open Subtitles | ذلك الطير القى برازة علي |
| Durdurun şu kuşu! | Open Subtitles | أوقفوا ذلك الطير |
| şu kuşu duyuyor musun? | Open Subtitles | أتسمع ذلك الطير ؟ |
| Yumurtalarını başka bir kuşun yuvasına bırakıyorlar, ve diğer kuşun kendi yavrularını yetiştirmesine izin veriyorlar. | Open Subtitles | تطرح بيضعا في أعشاش الآخرين ثم تدع ذلك الطير يربي أطفالها |
| Yani Maeby Şu kuş kadar özgürdü. | Open Subtitles | لذلك كانت (ميبي) حرّة طليقة مثل ذلك الطير |
| Ve olur da alaycı kuş ötmezse | Open Subtitles | و إذا لم يغني ذلك الطير العندليب |