| İyi bir adam ve müthiş bir polisti. | Open Subtitles | حسناً لقد كان رجلاً طيباً وضابطاً رائعاً |
| - Her zaman Ben Dawes'in iyi bir adam olduğunu düşünmüştüm. Ama bazı şeyler durumu değiştirebilir. | Open Subtitles | لطالما ظننت بأن بين داوس كان رجلاً طيباً سيأخذ الأمر كثيراً حتى أغير رأي |
| 1730'da Bay Chicken tarafından işgal edildi. İyi bir adamdı. | Open Subtitles | وشغله السيد تشيكن عام 1730 لقد كان رجلاً طيباً |
| Baban iyi bir adamdı, harika bir babaydı ve muhteşem bir polisti. | Open Subtitles | ووالدكِ كان رجلاً طيباً وأباً عظيماً ورجل شرطة جيّد |
| Baban için çok üzüldüm. İyi birine benziyordu. | Open Subtitles | أنا أسف لسماع ما حدث لأبيك كان يبدو رجلاً طيباً |
| İyi biriydi, ama esasen zayıftı. | Open Subtitles | لقد كان رجلاً طيباً , لكن ضعيف أساساً |
| Sweet iyi bir adama benziyor. Sabah ilk iş olarak balistik raporlarını alacağım. | Open Subtitles | يبدو سويت رجلاً طيباً,سأدقق في تقرير المقذافية صباح الغد |
| Hayatınız boyunca 314 ortalamanız olmuşsa, iyi biri olmanız gerekmez. | Open Subtitles | إذا كان لديك معدل 314 ليس عليك أن تكون رجلاً طيباً |
| Aslında çok iyi bir insandı. | Open Subtitles | لكنه كان رجلاً طيباً رغم ذلك فى الحقيقة |
| Bu adam iyi biri değil. İyi bir adam başkasının kafasında delik açmaz. | Open Subtitles | هذا ليس رجلاً طيباً الرجل الطيب لا يحدث ثقباً في رأس رجل |
| Sen niye hep böyle iyi bir adam olamıyorsun, baba? | Open Subtitles | لم لا تكون دائماً رجلاً طيباً هكذا يا أبي؟ |
| Yani, eğer sadece denediysem, iyi bir adam olmak istediysem ve işimi yaptıysam... | Open Subtitles | أعني ، إن حاولت فقط أن أكون رجلاً طيباً وأقوم بعملي .. |
| O gerçekten iyi bir adamdı, Ama ben neye inandığını Bilmiyordum | Open Subtitles | كان رجلاً طيباً للغاية، لكن لم أعلم بما آمن به |
| Başınız sağ olsun kraliçem. Çok iyi bir adamdı. | Open Subtitles | متآسف للغاية يا ملكتي لقد كان رجلاً طيباً |
| O iyi bir adamdı, ona olanlardan daha iyisini hak ediyordu. | Open Subtitles | لقد كان رجلاً طيباً وهو يستحق أفضل مما حدث له |
| İyi birine benziyorsun. | Open Subtitles | تبدو رجلاً طيباً |
| Üzgünüm. İyi birine benziyordu. | Open Subtitles | آسف لقد بدا رجلاً طيباً. |
| Kaybınız için çok üzgünüm. Dedektif Ghetts çok iyi biriydi. | Open Subtitles | أنني آسف لخسارتك لقد كان رجلاً طيباً |
| Aslında iyi biriydi. | Open Subtitles | لكن في أعماقه كان رجلاً طيباً |
| "İyi bir adama aşık oldum, karşılığında da çok sevildim. | Open Subtitles | لقد أحببت رجلاً طيباً وأحبني |
| Yazık. Foster iyi bir adama benziyordu. | Open Subtitles | إنه لأمر مؤسف فقد بدا (فوستر) رجلاً طيباً |
| Çok iyi bir insandı. | Open Subtitles | لقد كان رجلاً طيباً جداً |