| "Peter Bunting" artı telefon numarası ve Bunting müdafaa teknolojisi. | Open Subtitles | بيتر بانتينج اضافة الى رقم الهاتف يساوى بانتينج لتكنولوجيا الدفاع |
| Kredi evrakları elinde, üstünde telefon numarası ve mail adresi yazıyor. | Open Subtitles | لديك مستند القرض، حيث يتواجد فيه رقم الهاتف وعنوان البريد الالكتروني |
| Diğer adama gelince, ondan aldığımız telefon numarası kullanılmıyor. | Open Subtitles | وبخصوص الرجل الآخر، رقم الهاتف كان عندنا له فصل، |
| telefon numarasını tezgâhın oraya bıraktım. Bulaşıkları lavaboya koyun. | Open Subtitles | حسناً, تركتُ رقم الهاتف على الطاولة, الصحون موجودة في المغسلة |
| DP: Beni bağlıyor! Numarayı bile söylemeden. | TED | د. ب. انه يقوم بوصلي , انه لم يخبرني رقم الهاتف اصلا |
| Geçen gün Sağlık Kulübü'nde Tony Hubner bana bir numara vermişti, hatırladın mı? | Open Subtitles | هل تتذكر ذلك اليوم في النادي الصحي توني هبنر اعطاني رقم الهاتف ذلك؟ |
| Kalacağın yerin telefon numarası ve adresi. | Open Subtitles | أريد العنوان و رقم الهاتف الخاص بالنزل أجل |
| Bilmem. Adresi ya da telefon numarası okunmuyor. | Open Subtitles | لا أعرف لا أستطيع قراءة العنوان أو رقم الهاتف |
| Size bir adres bırakmış olmalı, bir telefon numarası bir şey. | Open Subtitles | لابد وأن تركت لك العنوان أو رقم الهاتف أو أي شيء من هذا القبيل |
| Bana verdiğin telefon numarası, Lawrence Henderson'a ait. | Open Subtitles | رقم الهاتف الذي أعطيتني إياه يعود إلى لورانس هندرسن |
| Sana verdiğim telefon numarası hala babanda mı ? | Open Subtitles | ألا يزال والدك يملك رقم الهاتف الذي أعطيتك إيّاه؟ |
| Ve eğer aşk değilse en azından bir telefon numarası alırım. | Open Subtitles | ...وإن لم يكن يُحبّ ،على الأقل... سأحصل علي رقم الهاتف ... |
| Aşağı mahalledeki telefon kulübeleri her kullanıldığında telefon numarasını ve konuşma süresini alıyoruz. | Open Subtitles | كلما استخدم أحد الهواتف العمومية في تلك المنطقة نتلقّى رقم الهاتف ووقت ومدة الاتصال |
| Rockville bu suçu soruşturmuyor. telefon numarasını ister misiniz? | Open Subtitles | روكفيل لا تحقق في هذه الجرائم هل تريد رقم الهاتف ؟ |
| Yani telefon numarasını okumadın, zaten biliyordun. | Open Subtitles | اذن أنت لم تقرأ رقم الهاتف أنت تعرفه عن ظهر قلب |
| Eğer ararsa ona 7488'li Numarayı ver, telefon kulübesi, kafede. | Open Subtitles | إذا أتصل، أعطيه رقم الهاتف العمومي 7488 في الفندق. |
| Bahse girerim, uydurma Numarayı onun üstüne yazıp, | Open Subtitles | بالتأكيد كتبت على ظهرها رقم الهاتف الزائف |
| Tamam. Ulaşılabilecek bir numara bırakmıştı. | Open Subtitles | حسنٌ، أترك رقم الهاتف ليُمكنه الاتصال به، دعني أرى.. |
| Sizin gizli acil Telefon numaranız falan yok mu? | Open Subtitles | لا يا رفاق لديهم مثل سر رقم الهاتف في حالات الطوارئ أو شيء من هذا؟ |
| numaranın izini nasıl süreceğimizi bilmediğimiz için, internete girmeyi bilen, tanıdığımız tek insana gittik. | Open Subtitles | لم نعرف كيف نحدّد مكان رقم الهاتف المسجّل فذهبنا إلى الشخص الوحيد الذي نعرف أنه يتّصل بشبكة العالم |
| Bak, oradaki telefonun numarasını alacağım. | Open Subtitles | اسمعي، سآخذ رقم الهاتف العمومي هنا |
| - New York'tan. Adresimi yazdım çünkü telefon numarasından emin değilim. | Open Subtitles | سأدون عنواني لأني لاأستطيع تذكر رقم الهاتف |
| Telefon numaramı geri vermezsen yemin ediyorum, o ayağındaki pembe karı terliklerini alır o pis götüne sokuştururum. | Open Subtitles | وإذا لم تعطني رقم الهاتف الخاص بي أقسم أني سوف أدسُّ تلك النعال الوردية في مؤخرتك القذرة |
| - Adın ve Telefon numaran? | Open Subtitles | ـ الإسم و رقم الهاتف ؟ |
| Aklım telefon numarama gitti. | Open Subtitles | اعتقدت انة رقم الهاتف. |
| Bu baştaki kod, bir cep telefonu numarası. Açık olduğu sürece... | Open Subtitles | هذا يشير أن رقم الهاتف الخليوي ...مشغّل طوال الوقت |