| Hayat ve para, çatlaklardaki başıboş cıva gibidir. | Open Subtitles | إن الحياة و المال يشبهان زئبق فضفاض فى عش من الشقوق |
| O hareket ettiğinde kumaş akıyor gibi görünüyor, cıva gibi. | Open Subtitles | عندما تتحرك, يبدو وكأن الفستان يطير, كأنه زئبق. |
| Demirli cıva potasyumu, bilinen adıyla... | Open Subtitles | حديد ، زئبق ، كالسيوم ، وهناك اشياء اخرى |
| Burada artık civa yok. Sana söylemiştim. | Open Subtitles | ليس لدينا أي زئبق في المصنع، لقد قلت لك ذلك |
| Kılıç balığı, sarıağız, köpek balığı ya da derin deniz balığı da yok. Hepsinin civa seviyesi yüksek. | Open Subtitles | ولا أسماك من نوع سياف البحر أو الإسقمري أو القرش أو سمك الذيل، فكلها بها نسبة زئبق عالية |
| Silahı buhara veya kurşunları cıvaya ya da şişeyi kar tanelerine çevirebilirdin, ama yapmadın değil mi? | Open Subtitles | كان يمكنك أن تحول المسدس إلى بخار ..أوالرصاص إلى زئبق ،أو الزجاجة إلى ثلج هزيل لعين لكنك لم تفعل، أليس كذلك؟ |
| Sodyum salisilat, cıvalı yağlar hatta müshil. | Open Subtitles | سالسيلات الصوديوم ، مراهم زئبق حتى المُلينات ، كلها عديمة النفع |
| "Kokain, alkol, morfin, tebeşirli cıva." | Open Subtitles | كوكـاين ، كحول ، مخدر المورفين زئبق بالطبـاشير |
| Bir parça metal, bir kase cıva, bir parça da mantar tıpa. | Open Subtitles | كقطعة معدن، وعاء به زئبق والقليل من الفلين. |
| Cıvanın ona ne yaptığını bilmiyoruz bile. Onun gerçekten cıva olup olmadığını da bilmiyoruz. | Open Subtitles | إننا نجهل ما يفعله بها الزئبق ولا نعلم إذا كان زئبق من الأساس. |
| Dinamit, patlayıcı, cıva fülminat. | Open Subtitles | مواد متفجرة و زئبق شديد الانفجار |
| "cıva, thimerosal, alüminyum, formaldehit." | Open Subtitles | "زئبق, مضاد بكتريا, ألمونيوم, فورمالدهايد." =فورمالدها يستخدم لحفظ جثث الموتي= |
| Tavandan cıva damlayıp zemindeki deliklere giriyor. | Open Subtitles | هناك "زئبق" يتقطر من السقف إلى فتحات في الأرضية ربما يلعب عامل التوصيل بينهما |
| O lahitte cıva vardı, üstünden dumanlar çıkıyordu. - Nasıl batırabildin? | Open Subtitles | كان هنالك زئبق في المقبرة، وأبخرة - أعني كيف تخفق في ذلك؟ |
| cıva, kükürt, ve borik trisülfat. | Open Subtitles | زئبق كبريت ثيوكبريتات البوريك |
| cıva fulminat ve bir tutam kimya. | Open Subtitles | زئبق متفجر. كيمياء بسيطة فقط. |
| Karşında Bay Gümüş Kanlı. Walter cıva olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | تعرّفي على صاحب الدّم الفضي، يظنّ (والتر) أنّه زئبق. |
| Parmaktan patlayıcı izlerini sildim ve bir iz buldum civa fulminatı, 1986'da askeriyede üretimi durduruldu. | Open Subtitles | لقد حللت الأصبع من المتفجرات و وجدت أثر واحداً زئبق الفيلمنات", الذي تم صنعه بالكامل" عن طريق القوات المسلحة عام 1986 |
| Prometyum, ksenon, civa, tantal ve dialum? | Open Subtitles | "بروميثيوم"، "زينيون"، "زئبق"، "تنتاليوم" و"دياليوم". |
| Eski fabrikada bir civa sızıntısı yaşamıştık. | Open Subtitles | كان لدينا تسرب زئبق في المصنع القديم |
| Tabancayı buhara, mermileri cıvaya şişeyi de kar tanesine çevirebilirdin. | Open Subtitles | كان يمكنك أن تحول المسدس إلى بخار أوالرصاص إلى زئبق... |
| Bombada cıvalı hareket sensörü var. | Open Subtitles | هذه القنبلة بها حسّاس يحوي زئبق... |