| Bu işi o kadar uzun zamandır yapıyorum ki hep sahte geliyor. | Open Subtitles | أنا آسف لقد كنت أفعل هذا لوقت طويل لقد كان زيف دائماً |
| Tüm araçlar hacizli gibiydi, ama el altından bazı düzenbazla sahte belgelerle satılmıştı | Open Subtitles | أحتمال أن السيارة في السحب بيعت تحت مخطط محتال زيف مرفقاتها |
| Zev, bana sizin bu olay için kısa kaldığınızı ve güvenlik detaylarına bakmam gerektiğini söyledi. | Open Subtitles | زيف اخبرنى انك يا رفاق كنتم موجزين لم يُطلعونى على التفاصيل الامنية |
| Ne seni, ne de Zev'i daha önce duymadım. | Open Subtitles | لم اسمع ابداً عنك, لم تسمع ابداً عن زيف ايضاً |
| Tabii ki böyle bir şey yok. Ama önce Arite Ziff nerede? | Open Subtitles | بالطبع لا , لكن أولاً أين " آرتي زيف " ؟ |
| Ziff Şirketi'nin %98 hissedârı olur musun? | Open Subtitles | لكن هل تقبل 98 بالمئة من أسهم رائعة لشركة " زيف " ؟ |
| Sanırım sen biliyorsun Zeph, bizimle dalga geçiy... | Open Subtitles | أظن أنك تعلم يا زيف ... إنه يحاول أن يعبث بـ |
| Kendimi The Iceman Cometh'de gibi hissettim ama aslında taklit ediyordu. | Open Subtitles | لقد شعرت وكأني في "ذا آيس مان كوميث" لكن كما تعرف، في حالتي هو زيف ذلك |
| İlk seferi 1982'deydi, sahte bir intihar sahneledi ve kendisini terk etmeye niyetlenen ilk karısı Marie McCullough'u öldürdü. | Open Subtitles | المرة الأولى كانت في 1982 عندما زيف حقيقة إنتحاره من زوجته الأولى ماري ماكلوف الذي كان من الصعب محاولة تركه |
| Şu an kaç sahte insan dünyanın sahteliğiyle ilgili konuşuyor biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعرف عدد الناس الزائفين اللذين يتحدثون عن مدى زيف العالم الآن ؟ |
| Kocanızın kendi sahte ölümünü tasarlaması, hakkında bir fikriniz var mı? | Open Subtitles | هل لديك أي سبب يجعلك تعتقدين ان زوجك زيف موته؟ |
| Sizce, Jones kendi sahte ölümünü planlayıp kötü adamların... | Open Subtitles | هل تعتقد أن جونز زيف موته ليعمل لصالح الأشرار؟ |
| Ben Detektif Zev Bernstein'ım. | Open Subtitles | أنا المحقق زيف برينستين. |
| Herneyse, Zev'in intikamı alındıktan sonra, bir nebze de olsa çalışmalarıma yoğunlaştım. | Open Subtitles | لماذا؟ (على أية حال، منذ مقتل (زيف قمت بالتركز على دراساتي |
| Bu defa "Zev'e Sevgilerimle" diye imzalatabilir misin? | Open Subtitles | هل بإمكانك جعلها تكتب إهداء إلى (زيف) ؟ -أجل |
| Artie Ziff bugün kamuoyunu şok eden açıklamalar yaptı ve ayrıca Homer Simpson'u anlatan kitap yazarları şaşkına döndüler. | Open Subtitles | آرتي زيف " صعق المحققين اليوم بتسليم ثاني مجموعة كتب تصف كل جناياته المالية |
| Erkek Dünyası adlı dergi ülkenin en zengin 100 adamını belirledi ve beşinci sırada Springfieldlı Artie Ziff var. | Open Subtitles | قامت مجلة (رجال العالم) بعمل قائمة بأغني 100 رجل بالبلد وجاء بالمركز الخامس مواطن (بلدة (سبرينغفيلد)،(آرتي زيف |
| Davetli listesinde yoksun, Simpson. Balo Kralı Ziff'in kesin emri var. | Open Subtitles | ،أنت لست علي لائحة الضيوف (كما أمر صاحب الحفل (زيف |
| Senin babanı işte bu yüzden seviyorum, Zeph. Beni hep keyiflendiriyor. | Open Subtitles | هذا ما أحبه في والدك يا (زيف)0 هو دائمآ يأخذ الأمور ببساطة |
| Zeph, bu sen misin? | Open Subtitles | زيف ، هل هذا أنت؟ |
| Kendi ölümünü taklit edip en baştan başlamış. | Open Subtitles | زيف وفاته، و بدأ من جديد |
| Biri beni ölmüş gibi gösterip yıllarca ondan mı sakladı? | Open Subtitles | ماذا ؟ هل زيف شخصاً ما أمر وفاتي وأخفاني عنها طوال تلك السنوات ؟ |
| Ze'ev mi? Yapma, ajan bile denmez ona. | Open Subtitles | (زيف), انه حتى ليس جّاسوسً جيداً |
| Hatta kalın, lütfen. Ziff-Young. | Open Subtitles | انتظر على الخط من فضلك شركة "زيف يونغ". |
| Ölü numarası yapıp kara büyüyü intikam için kullandı. | Open Subtitles | زيف موته ثم أستخدم السحر الأسود بنفسه لينتقم |